Ramazan ayı nedeniyle deniz ve güneş sezonu nedeniyle konsantre yaşadığımız yaz mevsiminin ardından hoş geldin sonbahar! Evet, Eylül ayının gelmesiyle birlikte bir takım mevsimsel etkilere maruz kaldığımız apaçık ortada. Bunun yanında okulların açılmasıyla birlikte hijyen önlemlerimizi almayı unutmamalıyız. İşte sonbaharı yaşadığımız bu günlerde sizlere buradan birkaç önerim olacak.
Kısa yaz sezonu nedeniyle yakıcı güneş ışınlarında olması gerekenden fazla güneş ışığına maruz kalan cildimizi onarma zamanıdır, sonbaharın bu ilk ayı. Artık neredeyse herkesin malumu olan güneş ışınlarının zararın en üst düzeyde olması ve kısa yaz sezonunda bir anda bronzlaşma aşkıyla sağlığımıza ihanet ettiğimizin farkında değiliz aslında. Özellikle sarışın, mavi gözlü, beyaz tenli ve çilli ciltlerde esmer olanlara göre daha fazla görülen cilt kanserlerine karşı korunmak için Eylül ayı geç bir zaman sayılmaz. Benim sizlere tavsiyem diyabet gibi bir probleminiz yok ise günde 2 bardak havuç suyu içmeniz… Bol bol turuncu sebze ve meyveleri öneririm. Turuncu sebze ve meyvelerde bolca yer alan Beta karoten ve diğer antioksidanlar sizleri birçok kanser türüne karşı koruyacağı gibi bronzluğunuzun daha uzun sürmesini sağlayacaktır. Ayrıca yeşil çay banyosu yapmak cildi güzelleştirip destekleyeceği gibi kansere karşı koruyucu özellik gösterecektir. Özellikle küvet kullananlar için suya atacakları 1 çorba kayışı yeşil çay çok keyifli olacaktır. Bu kadar bakım oldukça etkili olsa da özellikle 40 yaş üstü ciltlerde yağ bakımı yapmak, bakımda zirve olarak adlandırılabilir. Birazdan sizlere güzel bir Eylül ayı cilt koruyucu yağı formülü vereceğim.
Çocuklarınızın Hijyen Eğitimi Önemli
Eylül aynı zamanda okulların açıldığı ay olduğu için çocuklarımızı okula hazırlamamız için çok önemli. Özellikle hijyen eğitimi ve yardımcı malzemeleri tanımak, kullanmayı bilmek çok önemli. Geleceğimiz olan miniklere özellikle bu konuda destek olmamız gerekir, diye düşünüyorum. Özellikle okul aile birliği yöneticisi ve sınıf annelerine oldukça önemli görevler düşmektedir. Perde, masa, sandalye, dolap ve öğretmene hediye gibi konularda oldukça hassas olan anneler maalesef sağlık konularında bu denli hassas olmuyorlar. ABD Gıda ve İlaç Kurumu (FDA) geçen yıl anti bakteriyel sabunların birçoğunun işe yaramadığını, bu ürünleri üreten firmaların sahte raporlarla gerçekleri saptırdıkları Amerikan kamuoyuna açıklamıştır. Ayrıca sözde bu anti bakteriyel sabunlarda kullanılan kimyasal maddelerin sağlık açısından zararları neredeyse her kesimden kabul görmektedir. Oysaki anneler biraz daha hassas davransa Anti bakteriyel sabunlara göre çok daha az zararlı kimyasal madde içeren sıvı sabunları basit bir uygulamayla anti bakteriyel sabun haline dönüştürebilirler. Anti bakteriyel ve anti septik özellikteki uçucu yağlardan her hangi birinden 1 Lt sıvı sabuna 1 tatlı kaşığı kadar ilave etmeleri durumunda çok sağlıklı bir iş yapmış olacak, özellikle kolaylıkla bulaşan kış hastalıklarına karşı salgın riskini azaltacaklardır. Özellikle hassas çocukların ilkokula başladıklarında okul tuvaletlerini kullanmayı reddettikleri malumumuz. Bu durumda çocuklarımız için çok basit yöntemle hijyenik mendiller üretmek için sadece 10 dakikamızı ayırmanız yeterli olacaktır. İlk başta yapmamız gereken kibrit kutusu boyutlarında bir kap ayarlamak, bu yeterli olacaktır. Neredeyse hepimizin evinde bulunan herhangi bir kolonyadan 1 çorba kaşığı kadar bir kaba boşaltın anti septik ya da anti bakteriye özelliğe sahip uçucu yağlardan herhangi birinden 5 damla ilave edip 3 parça kağıt havluyu elde ettiğiniz bu karışıma yatırın ve havluların her yerinin ıslandığına emin olup hijyenik ıslak mendilleri kutuya koyup çocuğunuzun çantasına yerleştirin. Çocuğunuz her tuvalete gittiğinde ya da elleri her kirlendiğinde bu mendillerle temizlenmesini önermeyi unutmamak gerek elbette. Bu basit uygulamalar çocuğunuzu koruyacağı gibi hijyen konusunda eğitim vermenizde yardımcı olacaktır. Önümüzdeki günlerde havaların aniden soğuması durumunda kış hastalıklarına karşı çocuğunuzun her 5 kilosu için vereceğiniz 1 damla alkolsüz propolis ekstresi çocuklarımızı koruyacağı gibi bağışıklık sistemlerinin güçlenmesini sağlayacaktır. Son olarak annelerin yaptığı bir yanlışa daha değinmek istiyorum. Özellikle bit salgınlarına karşı anneler çocuklarının başlarına yakın bölgelere sentetik kâfurun iliştirmektedir. Bu keskin kokulu bileşen her ne kadar bit ve pire gibi asalakları ciddi anlamda kovsa da sentetik içeriğinden dolayı risk taşıyabilir. Özellikle çocukların soluması çok sağlıklı olmayabilir. Benim bit ve pire bulaşmasını engellemek adına çok daha basit ve etkili bir önerim var. Öğrenci kıyafetinin omuz kısımlarına içten bir pamuklu bez parçası dikin ve her kıyafet yıkamadan sonra bu bez parçasına içten üçer damla kadar saf ve doğal olduğundan emin olduğunuz lavanta yağından damlatmanız durumunda çocuklarınız güzel koktukları gibi bit ve pire gibi asalakları çocuklarımızdan uzak tutacaktır. Unutmayın ‘’çocuklar geleceğimizdir’’
Eylül ayı koruyucu cilt yağı;
50 ml Ceviz yağı
50 ml Buğday yağı
50 ml Havuç yağı
50 ml Keten yağı
20 ml Yeşil çay yağı
Yukarıda ölçülerini verdiğim yağları bir kap içerisinde iyice karıştırdıktan sonra koyu renkli cam bir şişede muhafaza edin. Özellikle akşamları bu yağ ile cildinize hafifçe masaj yardımıyla yedirin. Özellikle duş sonrası uygulanacak bu yağ nemin ciltten uzaklaşmasını engelleyecek, bronzluğunuzun uzun süre kalmasını sağlayacak ve içeriğindeki güçlü antioksidanlar sayesinde koruyucu özellik gösterecektir.
Anti septik ve anti bakteriyel uçucu yağların listesi
Kekik yağı (çok baskın kokusu nedeniyle tavsiye etmiyorum.)
Adaçayı yağ
Biberiye yağı
Defne yaprak yağı
Limon kabuk yağı
Nane yağı
Okaliptüs yağı
Tarçın yağı
Karanfil yağı
Çay ağacı yağı
Yukarıda listelediğim yağlardan herhangi biri ya da birkaçı ile yaptığınız karışım ile güçlü bir hijyen alanı elde edebilirsiniz. Bu yağları satın alırken dikkat etmeniz gereken en önemli husus yağların sentetik esans ya da aroma olmamasıdır. Sentetik yağ ve aromalar koku vermekten başka bir işe yaramazlar.
Sağlıcakla kalın…