Dünya dualite yani ikilik üzerine kurulmuş, muazzam bir sistem…
Beyazın yanında siyah, iyinin yanında kötü, acının yanında tatlı var her zaman. Bu ikilik olmazsa olamaz. O zaman bir tarafı anlamayız. Bir şeyi fark etmek, ayırt etmek için, onun arkasındaki “fona” ihtiyaç duymaktayız. Beyaz bir zemin üstündeki beyaz bir noktayı göremeyiz. O yüzden beyazın en net, en yoğun şekilde ortaya çıkması için, en koyu siyaha ihtiyaç duyarız.
Spritüel alanda bu ikilik yani kutupsallaşma eril ve dişil enerji olarak isimlendirilir. Ancak burada bir cinsiyet söz konusu değildir. Doğu felsefesinde, eril enerji “yang” yani aktif yön, dişil enerji “yin” yani dişil yöndür. Evren ying ve yang toplamıdır. Batı psikolojisinde ise insanın eril yanı “animus”, dişil yanı ise “anima” olarak tanımlanmıştır. Erkek ya da kadın olmasına bakmaksınız, kişi bir bütün olarak ifade edilir, ancak herkesin eril ve dişil tarafları vardır.
İnsan bedeni üzerinde eril enerjinin beynin sol tarafından, dişil enerjinin beynin sağ tarafından üretildiği tespit edilmiştir. Eril enerji analitik zihnimizi anlatırken, dişil enerji sezgilerimizi ifade eder. Kişinin beden sağlığı için her iki tarafı da aktif kullanması gerekmektedir.
Eril enerji düşünme, hareket, fiziksel performans demektir, kişinin “veren” tarafıdır. Dişil enerji ise sezen, anlayan, pasif performans gösteren, kişin “alan” tarafıdır. İkisinde de enerji vardır, ama farklı yönde hareket eder.
Eril enerji “bencil”dir; hayatta kalmak için ne yapması gerektiğini bilir.
Dişil enerji “sencil”dir; hayatı paylaşmak için ne yapması gerektiğini anlar.
Birinin diğerine göre daha avantajlı olduğu da söylenemez…
Dünya’nın geneline baktığımızda, etrafımızda oldukça baskın bir şekilde eril enerji olduğunu görmekteyiz. Medeniyet tarihi birçok zafer, başarı ve azim hikâyeleriyle doludur. Ama hepsi aklın, mantığın ürünüdür. Doğayla beraber yaşamak yerine onun istediği gibi şekillendiren insan bugün aslında doğayı yenemediğini öğrenmiştir. Açlık için onlarca savaş yaptıktan sonra, bugün hala açıkla baş başa kalan insanlar herkesin gözü önündedir. İnsanlık büyük bir ruhsal karanlık içindedir. Ama bu, şafaktan önceki karanlıktır.
Şimdi içinden geçtiğimiz süreçte, eril enerjinin baskın hali azalacak, dişil enerji yükselerek dengelenecektir. Dişil enerjisinin farkında olan kişiler ve toplumlar bunun zamanı geldiğini anlamaktadırlar.
Ülkemizde bu dengesi durumdan nasibini almaktadır. Dişil enerjinin, duyguların, hislerin aşırı baskılanması sonucunda ortaya çıkan kadın ve çocuk tacizleri, aile içi şiddet, toplumsal baskı bunun en bariz durumudur. Erkekler ya da erkekleşmiş kadınlar sadece mantıkla hareket eden robotlar haline gelmiştir. Kadınlar ya da kadınlaşmış erkekler ne yapacağını bilmez durumdadır.
Ancak acilen denge kurmayı öğrenmeliyiz…
Bunun için önce durmalıyız!
Etrafımıza, yaşam alanımıza giren her şeye bakmalıyız. Hem 5 duyumuzu, hem de aklımızı kullanmalıyız. Eril ve dişil yönlerimizi dengelemek için, gerekenin, yargılamamak olduğunu anlamalıyız. Aklımıza ve vicdanımıza güvenmeliyiz. Dışardan bir kurtarıcı beklemek yerine, dışardaki koşulların içimizdeki uyuyan devi sarstığını anlamalıyız.
İşte zaman da, astroloji de bu ikilik içinde dönüp durmaktadır…
Birine “bir dakika” gelen bir zaman, sizin için “bir ömür” olabilir. Zaman ölçülebilir ama kişiseldir.
Saat eril enerji zamanını, horoskop ise dişil enerji zamanını ölçer.
Takvim zamanı yapmanız gerekenleri, astroloji zamanı ise anlamanız gerekenleri gösterir.
Her sene aynı günleri yaşar, her seferinde yeni şeyler öğrenirsiniz; hiçbir zaman aynı zamanda değilsinizdir.
Eril enerjinin dayattığı, bütün insanları bir gören zaman kavramı da değişmeye, dengelenmeye mecburdur. Dişil enerjiyle işleyen astroloji artık gündelik hayatımızda daha aktif rol almaktadır. Eril enerjinin gözle görünmeyeni reddeden zihniyeti çürüdükçe, dişil enerjinin kehanete sanılan tarfı da azalmaktadır. Astroloji basit, ama etkili kişisel bir saat olma özelliği ortaya çıkmaktadır. Astroloji kullanmak için ne batıl inançlara, ne de keskin bir mantığa gerek yoktur.
Kozmik saat olan astrolojide, Dünya saati tersine bir işleyiş vardır. Merkezde Güneş değil, Dünya bulunur. Bu bir teknik hata değil, yorum farkıdır. Gezegenlerin Dünya etrafında döndüğünü varsayarak zamanın niceliğini yani sayısal değerini değil, niteliğini yani içeriğini okur. Kişisel horoskobun ortasında ise Dünya’nın üstünde yer alan sadece o kişi bulunur. Bütün evreni, kişiyle bir tutarak yorumlar.
Kişisel horoskobunuza baktığınızda çok açık bir şekilde eril ve dişil yönlerinizi görürsünüz. Nerede eril enerjiyle hareket ettiğinizi, cesaret gösterdiğinizi bilirsiniz. Enerjinizi ne kadar, kime karşı, nasıl kullanmanız gerektiği bellidir. Tersine bakarsak, dişil enerjinizin horoskoptaki açılımıyla pasif kaldığınız, ama dahil olduğunuz konuları öğrenebilirsiniz. Nerede, kime, neye karşı hassas olduğunuzu, bu hassaslığı nasıl yönlendirmeniz gerektiğini görürsünüz.
En önemlisi astrolojide yargılama yoktur. Bazen zor, sert olaylardan öğrendiğiniz şeyler iyi ve kolay yollardan öğrenebileceklerinizden çok daha değerlidir. Astroloji zamanın şartlarını değiştirmeye çalışmak yerine, ruh ve bedeninizi bir bütün olarak tutmanıza yardımcı olur.
Zaten içine doğduğumuz külli irade yani ilahi şartları değiştirmek mümkün değildir. Ancak cüzzi iradenizi yani kişisel tercihlerinizi kullanarak olaylara verdiğiniz tepkileri değiştirebilirsiniz. Herşeyin dualite yani ikilik içinde olduğu bu düzende verdiğiniz her tepki, bir başka etkiyi doğuracaktır.
Vereceğiniz tepkiyi düzenlediğinizde alacağınız etki kesinlikle değişecektir. Bu da eril, dişil dengesinin sırrıdır.
Bugüne kadar Dünya’yı eril enerjiyle algıladık; dışardan gelen etkilere tepki verdik…
Dışarısının içerisini yönettiğini düşündük…
Günümüzde gelişen kuantum mekaniğinin de yardımıyla, olaylara tersinden bakarsak, aslında insan herşeyi ikileştirmekte, kutupsallaştırmaktadır. Bilim adamlarının son tesbitiyleriyle, basit bir gözlemde bile, gözlemlenen, gözlemleyene göre tepki vermektedir. Yani dışardakiler içimizin yansımasıdır.
İşte bu dişil enerjinin keşfidir.
Siz de dişil enerjinizi keşfedin, içinize bakın!
Dengeye gelene kadar!
Unutmayalım ki, yıldızlar sadece karanlık geceleri aydınlatmıyor!
Esenliklerle…
KOÇ ve yükselen KOÇ 21 Mart – 19 Nisan
Sosyal platformlarda rol alacağınız, ekip, dernek ya da vakıf çalışmaları yapabileceğiniz bir dönemdesiniz. Gelecek günlere yönelik hedeflerinizi şimdilerde planlamalısınız. Dostlarınızın önerilerini de dikkate almalısınız.
BOĞA ve yükselen BOĞA 20 Nisan – 20 Mayıs
Kendinizi toplumsal arenada gösterebileceğiniz önemli bir aydan geçiyorsunuz. İş, kariyer ya da meslek hedeflerinizi ön plana almalısınız. Saygınlığınızı artırmak için hedeflerinize konsantre olmalı, geri adım atmamalısınız.
İKİZLER ve yükselen İKİZLER 21 Mayıs – 21 Haziran
Maddi, manevi anlamda destek alacağınız, yeni tanıştığınız kişilerden çok şey öğreneceğiniz günlerdesiniz. Eğitim ve seyahatler sayesinde ufkunuzu geliştirebilirsiniz. Hukuksal konulara çözüm bulmak için fırsatları kaçırmamalısınız.
YENGEÇve yükselen YENGEÇ 22 Haziran – 22 Temmuz
Başkalarından beklediğiniz maddi kaynakları değerlendirmek için, bu ayki olumlu şartları kullanmalısınız. Kredi, borç, alacak, miras, nafaka, prim ve sigorta gibi geri dönüşümler de olabilir. Risk almadan hareket etmelisiniz.
ASLAN ve yükselen ASLAN 23 Temmuz – 22 Ağustos
Eşiniz, partnerinizle ilişkilerinize dikkat etmeli, karşınızdakilerin görüşlerinden yararlanmalısınız. Böylece doğacak sinerjiden yararlanabilirsiniz. Tek başınıza karar vermek yerine, birlikte adım atmaya özen göstermelisiniz.
BAŞAK ve yükselen BAŞAK 23 Ağustos – 22 eylül
Ofis hayatınızı, gündelik rutinlerinizi düzenlemelisiniz. Size destek veren çalışanlar sayesinde daha pratik ve verimli olacaksınız. Sağlığınızla ilgili yapmanız gereken girişimleri ertelemelisiniz. Detayları gözden kaçırmamalısınız.
TERAZİ ve yükselen TERAZİ 23 eylül – 22 ekim
Kendinizi göstermek için zorlanmayacağınız, canlılığınızı artıran güzel günler sizi beklemektedir. Kazandığınız enerjiyle çocuklar, aşk hayatı ya da sanatsal konularda harekete geçeceksiniz. Sahne alacağınız renkli konularla dikkatleri çekeceksiniz.
AKREP ve yükselen AKREP 23 ekim – 21 Kasım
Evinizdeki sorunları çözmek, aile büyüklerinizle ilgilenmek için ay içindeki olumlu fırsatları hızlı değerlendirmelisiniz. Böylece üzerinizdeki sorumluluk hafifleyecek, işinize yönelmek için kendinizi daha rahat hissedeceksiniz.
YAY ve yükselen YAY 22 Kasım – 21 Aralık
Kardeş ve komşularınızla ilişkilerinizin artacağı, hızlı bir trafik yaşayacağınız günlerden geçmektesiniz. Pek çok toplantı, görüşme ve konuşma sayesinde bilginiz artacaktır. Yeni anlaşmaların kapısını aralayabilirsiniz.
OĞLAK ve yükselen OĞLAK 22 Aralık – 19 Ocak
Maddi konulara ağırlık vermeli, kaynaklarınızı artırmanın yollarını bulmalısınız. Ek gelir elde etmek için olumlu şartları değerlendirmelisiniz. Harcama yaparken fazla iyimserlikten, abartılı davranarak işin ucunu kaçırmamalısınız.
KOVA ve yükselen KOVA 20 Ocak – 18 Şubat
Bu ay kişisel anlamda ön plana çıkacağınız, destek alacağınız bir süreçtesiniz. Başta sağlığınız olmak üzere, kılık, kıyafet ve ilişkilerinize özen göstermeli.
BALIK ve yükselen BALIK 19 Şubat – 20 Mart
Geçmişte yaptıklarınızı gözden geçireceğiz, tecrübelerinizden yararlanacağınız günlerdesiniz. Fedakarlık gerektiren konular ön plana çıkacaktır. Olayları akışına bırakıp, kendi dünyanıza çekilmelisiniz. Biraz daha beklemede kalmalısınız.
