Araştırmalara göre dünya topluluğunun %2,5’undan değilseniz maalesef “multitask” yani aynı ayna çoklu işleri yapamıyorsunuz. Evet bazı günler, kahvenizi içerken, e-postanıza cevap yazabiliyor ve bir zoom toplantısına bağlanıyor olabilirsiniz. Ama Nöropsikolog Dr. Cynthia Kubu’ya göre de insan canlısı “mono-tasker” yani tek seferde sadece bir işi layıkıyla yapabiliyor. Aynı anda çoklu görevleri başardığımızı düşündüğümüz o anlarda aslında, ayna anda iki iş yapmıyoruz, o iki iş arasında dikkatimizi dağıtıyoruz.
“Multitasking” çoklu görev yapma güdüsü performansınızı aşağıya çekiyor.
Araştırmalara göre, beynimiz, özellikle bizi zorlayan ve dikkat gerektiren işleri yaparken, odaklanmaya programlı. Bir işi yaparken, diğerini de kotarmak istediğimizde ise verimsizleşiyoruz. Ve de dikkatimizi tam vermediğimiz için hata yapmaya daha meyilli oluyoruz. Bu, özellikle yapmaya alıştığımız rutinlerimizi yaparken bizi etkilemeyebilir. Örneğin, su içerken yürüyebiliyoruz ya da televizyon seyrederken çamaşırları katlayabiliyoruz. Ama daha karmaşık işleri yaparken, aynı anda farklı işler yapmaya çalışıyorsak, bu alışkanlığımız hayatımızı olumsuz etkileyebilir. Hatta tehlikelere yol açabilir. Örnek: araba kullanırken mesaj yazmak!
İş dünyasında, performans değerlendirmelerde, yıldızlı pekiyi puanı verdiğimiz “çoklu görevi başarma” yetkinliği, nörobilimin ilerlemesi ile gerçek dışı bir beklenti olduğunu kanıtladı. Çoklu görev yapma, dikkati dağıtarak kullanma, daha uzun sürede işi tamamlama, odaklanmadan yapmaktan başka bir şey değil.
Bazı araştırmalarda, çoğumuzun yaptığı, “media multitask” yani bir işi yaparken, sosyal medya takip etmek, müzik dinlemek” ya da eposta yazarken TV izlemek de odaklanamamamıza sebep oluyor.
Peki ya gençliğimizden beri yaptığımız ya da çocuklarımızın yaptığı, müzik dinlerken öğrenmeye çalışmak? Araştırmalar, müzik dinleyerek öğrenenleri incelediğinde, uyarıcı olarak müzik dinletildiğinde, deneklerin konu ve şekilleri daha kolay hatırladığını tespit ederken eğer hatırlamak için bu uyarıcılar kullanılmazsa deneklerin, müzik dinlemeden öğrenenlere kıyasla daha başarısız olduğunu tespit etmiş. Maalesef yine araştırmalar, bir konuyu öğrenmek için dikkatimizi ona vermemiz gerektiği konusunda netler. Yani, ben müzik dinleyerek öğreniyorum demek de pek gerçekçi değil.
“Ne kadar çok, çoklu görev üzerine uzmanlaşmaya çalışırsak da odaklanma, anda kalma konusunda o kadar beceriksizleşiyoruz” diyor Dr. Kubu. Bu da özellikle, stress, kaygı yönetimi konusunda önerilen ve çok da başarılı olan “mindfulness” bilinçli farkındalık konusunda çok zorlanmamıza sebep oluyor. Anda kalamayıp, güzel anların tadını alamamak da çabası.
Tek tek yapmayı seçin.
Cerrahları düşünün, ameliyat anında, hastaya odaklanmasalar ne olurdu? Ama ne cerrahlar ne de iş dünyasında bizler, tekli görev yaparak büyümedik. Ya da bugüne kadar hepimiz “multi tasker” olmak, oldurulmak üzere kodladık. Ama odaklanmayı öğrenmek için geç değil. Her şey gibi pratik yaparak, tek konuya odaklanıp, hızlı ve verimli bir şekilde işi tamamlamak mümkün.
Uzun bir kara yolu yolculuğu, eşinizin doğum günü organizasyonu ya da sadece bir araştırma okuma, bilerek ve isteyerek o konuya odaklanın ve kendinizi aynı anda her yere yetişebilme tuzağına düşmekten kurtarın. Bu sayede, önce duygusal sonra fiziksel rahatsızlıkların size düşüreceği tükenmişlik kuyusundan kurtulmak da mümkün.
Denemeye değer.
Ece Sueren Ok