Hayat, Ölüm, Aşk ve Adalet Sergisi 

Farklı coğrafyalarda yaşanan adaletsizliklere aşk, umut ve direnişle bakmayı öneren “Hayat, Ölüm, Aşk ve Adalet” sergisi 2 Ocak 2023 tarihine kadar Yapı Kredi Kültür Sanat Galeri’de ziyaretçilerini bekliyor. Sergi tüm dünyada yaşanan farklı adaletsizlikleri kimi zaman aşkı ve hayatı kutlayan, kimi zamansa düşündürücü ve alternatifler üreten bir zeminde ele alıyor.

“Dehşet verici bir şey, şu aşk. Tek insani ihtimal, ama dehşet verici…”  James Baldwin

Hayat, Ölüm, Aşk ve Adalet… Birbirini tamamlayan halkalar bütünü olarak bu serginin adını oluşturup ziyaretçileri karşılıyor. Her bir kelimenin anlamındaki derinlikleri sorgulatmayı başarıyor. Eşitsizlik dünyanın her bir tarafında farklı yüzüyle insanların gündeminde yerini aldı. Siyasi, sosyal, toplumsal cinsiyet ya da ekolojik nedenlerle ortaya çıkan adaletsizlikler küresel salgının varlığıyla birlikte daha da belirgin hâle geldi. İşte bu adaletsizlikler sonucu meydana gelen tüm duygu durumlarını, bir halkanın en önemli ögeleriyle dışarıya yansıtan sanatçıların gözünden takip ediyoruz. Kimi zaman aşkın ve hayatın armağan misali tebessümü olarak, kimi zamansa ölüm ve adaletsizliğin tam ortasında oluşan kaos karşısındaki o engin düşüncenin somutlaştırılması olarak karşımıza çıkıyor.

Varlığın Birbiriyle Kenetlenişi: Hayat, Ölüm, Aşk ve Adalet…

Hayat, Ölüm, Aşk ve Adalet sergisi adını, sanatçı Hale Tenger’in aynı adlı ses yerleştirmesinden almıştır. Sergi aracılığıyla hak ve adalet arayışında saygı ve dayanışmanın var olması, ayrıca kimsenin yaşam tercihleri nedeniyle ayrımcılığa uğramaması iletilmek isteniyor. İnsanı sorgulamalarıyla baş başa bırakan bu sergi ziyaret edilmeyi hak ediyor.

Fransız Kültür Merkezi, Goethe-Institut İstanbul ve Tarabya Kültür Akademisi’nin desteğiyle hazırlanan sergiye katkıda bulunan sanatçılar; Forensic Architecture, Larissa Araz, Adalet Atlası, Sevgi Aka, Babi Badalov, Savaş Boyraz, Mustafa Emin Büyükcoşkun, Ayşe Draz, Marianne Fahmy, Dana Kavelina, Jasper Kettner & İbrahim Arslan, Şafak Şule Kemancı, Rojda Tuğrul, Hale Tenger, Aslı Uludağ, Viron Erol Vert, Cansu Yıldıran ve István Zsíros iken serginin küratörleri Peter Sit ve Didem Yazıcı’dır. Serginin asistan küratörü ise Burcu Çimen’dir.

Son olarak sergiye eşlik edecek aynı isimde bir kitap Ekim ayı içerisinde Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanacak. Türkçe ve İngilizce olarak basılacak kitapta Banu Karaca ve Didem Yazıcı’nın metinlerine ek olarak sergiye katkı sağlayan sanatçıların eserleri ile ilgili detaylı bilgilere de yer verilecek.

 

 

 

 

   RABİA ÇOLAK 

 

Önceki İçerikKendimle Konuşmalar; Vedalaşmalar
Sonraki İçerikAşıklar Bayramı; Romandan Sinemaya Bir Yol
Hayatımın en güzel iki eylemi yazmak ve okumak. Yazarken ve okurken dünya bir süreliğine sessizliğini koruyor. Dünya sessizlik anını yaşarken ben hayallere dalıyorum. Hayal kurarken de bir şeyler öğrenebileceğimi biliyorum çünkü. Bu yüzden var olduğum süre boyunca hep öğrenci kalmaya talibim. Sanat ,edebiyat ,flamenko , tarih, arkeoloji ilgi alanlarım arasında yer alıyor. Çok yönlü bir kişiliğim olsa da tek bir alanda, finans alanında uzun yıllar sektör deneyimi elde ettikten sonra sanat tarihi üzerinde araştırmalar yapmaya başladım. Şu an Gebze Teknik Üniversitesi’nde ekonomi yüksek lisansı yapıp, eş zamanlı olarak İtalya’da bulunan Bari Üniversitesi’nde Prof.Mariantonietta Intonti’ nin yürüttüğü ‘Sürdürülebilirlik Finans’ çalışmalarında gönüllü araştırmacı olarak yer alıyorum. Sanat tarihine olan ilgimi ekonomi eğitimimle harmanlayarak araştırmalarıma sanat ekonomisi üzerinden devam etmek hayallerim arasında. Pablo Picasso’nun da dediği gibi ‘Hayal ettiğiniz her şey gerçektir.’