İstifa etmek istiyorsunuz ya da istifa ettiniz. Peki ya sonra?
İş ve özel yaşamınızda karşılaştığınız yüzlerce nedenden birkaçı sizi istifa etmeye zorlasa da bu kararı vermek hiç de kolay olmayabilir. Çok stresli olan bu dönemi, ruh sağlığınız, başarınız ve mutluluğunuz için en iyi şekilde değerlendirmelisiniz.
- İstifa etmeden önce kendinize aşağıdakilere benzer soruları soruyor musunuz?
- İşimden neden ayrılmak istiyorum?
- Hayattaki misyonum nedir?
- Nelere ilgi duyuyorum?
- Para kazanmak için ne iş yapmalıyım?
- Kendi işimi mi kurmalıyım?
- Aylık faturalarımı nasıl ödeyeceğim?
- Sağlık sigortamı ödeyebilecek miyim?
- Uzun süre iş bulamazsam ne yapacağım?
- Nasıl bir işte çalışsam mutlu olurum?
- İdeal yöneticim nasıl biri olmalı?
İşiniz sizin için artık mutluluk vermiyor ve kesinlikle değişim istiyorsanız istifa etmek en doğru karar gibi görünebilir, ancak acele etmeyin. Kendinize düşünmek için biraz zaman tanıyın. Kesinlikle bunun sizin için doğru bir karar olduğuna emin olun. Her şeye rağmen bu kararı verdiyseniz de bunu en doğru şekilde yapın. Bu süreçte yaptığınız her olumsuz davranış, uzun vadedeki kariyerinizi etkileyebilir.
İş yaşamındaki uzmanlar, bizleri, bu ciddi kararı vermeden önce yapmamız gerekenler konusunda uyarıyor. Bunlar:
*Öncelikle iş aramaya istifa etmeden önce başlamalısınız. Böylece işsiz kalmamış olursunuz. Zaten var olan işinizden daha iyi bir konumda ve ücrette teklif alma şansınız artabilir.
*İstifanızı önce yöneticinizle konuşun, daha sonra çalışma arkadaşlarınıza açıklayın. Yöneticiniz işten ayrılacağınızı arkadaşlarınızdan duymasın.
*Ayrılma nedeninizi söylerken, herkese aynı hikayeyi anlatın. Kişilere göre değişik nedenler uydurmayın.
*Yöneticinize işten ayrılmadan önce yerinize bulacağı kişi, çalıştığınız projeler, yarım kalacak işler hakkında bilgi verin, yardımcı olun.
*Çalışma arkadaşlarınıza iyi ve nazik davranın.
*Dedikodu yapmayın, işten, çalışma arkadaşlarınızdan yada yöneticinizden kaynaklanan şikayetlerinizi her yerde konuşmayın.
*Nasıl olsa istifa ettim diye, işe istediğiniz saatte gitmeyin.
*Finansal durumunuzu kontrol edin. Maaş almadan ne kadar süre işsiz kalabilirsiniz ve faturalarınızı ödeyebilirsiniz, hesaplayın.
*Sağlık sigortanızı nasıl ödeyebileceğinizi araştırın.
*Çıkış mülakatı da olsa, söylediklerinize, konuşmalarınıza dikkat edin.
*Yeni iş görüşmelerine hazırlık yapın.
*Bu süre içinde boş vakitlerinizi nasıl en etkin ve yararlı şekilde geçireceğinize karar verin.
Bugün birçok şirket, istifa eden en iyi çalışanlarını bir başka şirkete göndermek istemiyor, özellikle bu pozisyon şirket için kilit nokta sayılabilecek bir yer ise.
Yöneticiler, istifa ettiğinizi açıkladıktan sonra sizi o şirkette tutmak için ücret artışı, terfi, ikramiye gibi teklifler ile ikna etmeye çalışabilir. İkna olup, aynı işte devam kararı aldıysanız, bu kararınız bazen işe yarasa da bazen çalışma arkadaşlarınızın tepkisine de neden olur. Bu da zincirleme reaksiyon etkisi yaratır ve onlarda iş aramaya başlarlar. Bu davranış biçimi de uzun vadede şirketin yönetimini kötü bir biçimde etkileyebilir.
Yönetimin burada yapması gereken çalışanlar istifa etmeden, onların isteklerini karşılayarak, performanslarını en adil bir şekilde değerlendirerek gereken önlemlerin zamanında alınmasıdır.
Ya işinden mutsuz olduğu için yada çok iyi bir iş fırsatı yakaladığı için, her ne sebepten olursa olsun, istifa etmekte kararlı olan çalışanların, işten ayrılırken nasıl bir davranış gösterdiği şirketler tarafından dikkate alınır.
Harvard Business School profesörlerinden Len Schlesinger bize “İşe nasıl başladığınız ve işi nasıl sonlandırdığınız profesyonel iş yaşamında ve iş ilişkilerinde çok önemli iki bölümdür” diyor.
Amerika’da iş yaşamında çok kullanılan bir deyimdir: “Don’t burn bridges” (Köprüleri yakmayın). Yani işten ayrılırken, çalışma arkadaşlarına, yöneticilerine kaba davranma, kötü konuşma ki onların yüzüne bakabilesin ya da o şirkete ileride geri dönebilesin.
Nasıl ki işe yeni başladığınızda, yaptığınız işi beğendirmek, kendinizi iş ortamında sevdirmek ve kabul görmek için çaba harcıyorsanız, aynı şeyleri bir işyerinden ayrılırken de yapmalısınız.
Tüm Martı Dergisi okuyucularına, iş ve özel yaşamlarında, köprüleri/gemileri yakıp yıkmadan mutlu ve başarılı olacakları güzel günler diliyorum.
Dilek Eriklili Beck
