Zihniniz İçin Bir Molaya Ne Dersiniz?

Bu toprak nemli mi? Mindersiz çimlere otursam ne olur?  Bu hamağa yatınca niye dengemi kuramadım? Düşecekmişim izlenimi yaratıyor ve tetikteyim. Ağaçlardan damlayan şey reçine mi? Bu kuşlar niye bu kadar alçaktan uçuyor?

Of çevreyle ilgilenmeyi bırak. Zihnini toparla, kendine oturacak uygun bir yer bul ve gözlerini yum. Kendini dinle, içinde durmadan konuşanı değil!

Toprağın bahar kokusu burnumda, hamakta sallanmayı bıraktım ama yine de zihnim sallantıda. Gün doğalı yeni bir gün olalı şunun şurasında 3 saat olmuş. Ben bungalov evin arka bahçesinde hamağın yanında dağılan zihnimi toplamaya çalışıyorum.  Sahi biz buraya niye gelmiştik?

Vazgeçtim arka bahçeden, önde verandadaki bankın üstü kitap dolu seç birini diyor içimdeki ses.  Kitapları karıştırırken, en az benim kadar kafası karışık odaklanamayan biri daha yanıma geliyor.  Farkındayım son 3 dakikadır birbirinden apayrı şeyler konuşuyoruz. Ve kalmamız gereken noktada kalamıyoruz. 

Kitapların arasında duran mini mavi kutu gözüme ilişiyor.

Hemen kapağı açıp ablama, Zihnime Mola kartlarını uzatarak “Çek bir kart” diyorum. Bir anda konu değişiyor.

“Bu düşüncen ne renk?” hadi bakalım zihnindeki her şeyi unut bunu cevapla!  Ya da bırak o soru havada asılı kalsın.

İkimizde birbirimize bakakaldık. Anlık da olsa kafamın içindeki karmaşa susmuştu. Hiç düşüncemin rengini düşünmemiştim.

Benim bir gezi yazısı yazmam gerekiyordu. Ablamın ise tezini yazması. İkimizde günlük karmaşadan düşüncelerimizi sıyırıp odaklanamıyorduk.

Ben de bir kart çektim. “Duygunu düzelt” diyordu.

Hayat zaten karmaşık, basitleştirelim diyorum. Bunu uzun zamandır kendime söylüyorum. Bu kararı verdikten sonra karşıma çıkan ip uçları mı desem, tesadüf karşılaşmalar mı desem bilemiyorum, o kadar çok yol gösteren oldu ki.

Sevgili Arzu sayesinde tanıştığım Zihnime Mola kartları bunlardan en önemlisi benim için.

Evet bu kartları sevmiştim. Hatta bir keresinde boş kart çıkınca önce bunun baskı hatası olduğunu düşünmüştüm. Ama sonra Arzu Savaş ile Zihnime Mola hakkında mini bir söyleşi yaptık.  Meğer ne sürprizli kartlarmış.

Yoksa siz hâlâ bir kart çekmediniz mi?

zihniniz-icin-bir-molaya-ne-dersiniz

Birkaç soruda “Zihnime Mola”

Zihnime Mola nasıl ortaya çıktı? Ya da Zihnime Mola fikri nasıl oluştu?

Bundan yaklaşık iki yıl önce, sıcakların bastırdığı LYS sınavına az zamanın ama çok konunun kaldığı bu yüzdende oğlumun karıştığı, dağıldığı ve odaklanma problemi yaşadığı günlerdi. Bir anne olarak hem endişeleniyor hem de zihin ile ilgili az buçuk bir şeyler bilen biri olarak da çaktırmadan ne yapabilirim diye düşünüyordum. En yaratıcı fikirler en sıkıştığınız anda gelir. Önce oğlumun ihtiyacını belirledim. Ufak molalar… Sonra bazı sihirli kelime ve cümleleri tespit ettim. Bunların kalın kağıtlara çıktısını aldım, bu kağıtları kartvizit boyutunda kestirdim ve onları bir kutunun içine, kutuyu da Burak’ın çalışma masasının üzerine koydum. “Ne zaman çok bunalsan, artık kafam bir şey almıyor, okuyorum ama anlamıyorum desen kutudan bir kart çek ve üzerindekini oku ne diyorsa yap ya da yapma sadece düşün veya sadece oku” dedim. Tabi hemen arkasından o muhteşem soru geldi: “Neden?” Ben de “Zihnine mola için” dedim. (O an, zihnime mola ismini o kadar çok sevdim, kulağıma o kadar iyi geldi ki hemen bir kalem alıp kutunun üzerine büyük harflerle “Zihnime Mola” yazdım.) Oğlum ile aramızda bunun saçma, anlamsız, basit olduğu ile ilgili bir yığın konuşma geçti ve kullanmayı reddetti ama ben yine de çalışma masasının üzerine koydum. Sonra bir gün odasından gözleri ışıl ışıl çıktı. “Anne sana bir şey itiraf edeceğim. Biliyor musun işe yarıyor! Çok basit ama işe yarıyor!” dedi. O günden sonra bir firma sahibi olan arkadaşımız, başka öğrenciler, yöneticiler derken, bugün böyle bir ürün olarak karşınızda Zihnime Mola.

arzu-savas

Zihnime Mola da toplam kaç kart var? her karttaki cümleyi özellikle mi seçtin? Bu cümlelerin, kelimelerin mesaj içeriği var mı?

Zihnime Mola’da 133+1 kart var. +1 kart üzerinde hiçbir şey yazmayan boş kart. Zihin haritaları eğitmenliğimden önce öğrenci koçluğu, yaşam koçluğu ve NLP eğitimleri almış profesyonel olarak da koçluk yapıyordum. Arkasından hayatıma Zihin Haritaları girdi ve girmesiyle birlikte de hayatımın merkezi haline geldi. Bütün kelime ve cümleler şimdiye kadar ki tecrübelerim sonucunda tek tek ve özenle seçildi. Kelime ve cümlelerin mesaj içeriği hem var hem yok. Bu tamamen sizin o kartı seçtiğinizdeki duygu ve düşüncelerinizle bağlantılı. Olayı birazda basit düşünmenizi istiyorum aslında.  Çünkü doğru kelimeleri bulduğunuzda her şey basit olur. Basit olmak doğaldır. Doğallık bizi doğruya götürür. Zihnime Mola ile size büyük şeyler vaat etmiyorum, sadece sıra dışı, basit, ufak molalar almanızı sağlıyorum. Çünkü ufak molalara hepimizin çok ihtiyacı var…

Zihnime Mola kimlere hitap ediyor? Kimler kullanabilir? Yaş aralığı, meslek gurupları bunların bir önemi var mı? 

Farkında olmadan çoğu zaman oto pilotta çalışır, günlük rutinlerimizi yerine getiririz. Böyle durumlarda da yorulup, bunalsak bile mola vermeyi zaman kaybı olarak görür, şunu bir bitireyim de öyle ara veririm diye kendimizi kandırır mola vermeyi erteleriz. Oysa mola vermek tembel olmak, zaman kaybetmek değildir. Molalar ile yaratıcılığımız artar daha üretken oluruz.  Zihnime mola kartlarının amacı, zihninizi o an üzerinde çalıştığınız konu neyse o konudan anlık uzaklaştırmak, farklı bir konuya götürmek sonrada geri dönüp işinize daha odaklı bir şekilde devam etmenize yardımcı olmaktır. Dolayısı ile Zihnime Mola 7’den 70’e herkes kullanabilir. Çünkü ufak molalara hepimizin çok ihtiyacı var. (Öğrenciler, öğretmenler, yöneticiler, çalışanlar, ev hanımları, yazarlar, yazamayanlar…)

Zihnime Mola ile ilgili geri dönüşler nasıl? Kartlarla ilgili sıkça sorulan sorular var mı?  Örneğin boş kart için soru geldi mi? 

Geri dönüşler şahane, bu beni çok mutlu ediyor. Kullanımı ve kartlara anlam yükleme ile ilgili sorular geliyor bazen. Çünkü o kadar çok karmaşaya, kaosa, uzun uzun kullanım kılavuzlarına alışmışız ki ve illa birilerinin bize mesaj vermesine, bizi yönlendirmesine… Basit olması aklımıza gelmiyor. Oysa Zihnime Mola kartları çok basittir. Mola verme ihtiyacı duyduğumuzda kutudan bir kart çekeriz. Üzerindekini okuruz ya da yaparız. Zihnimizin yoğunlaştığı konudan anlık uzaklaşıp kartın üzerinde yazana gitmesi, zihninize mola verdirmektir zaten. Yani bu kadar basit. Basit olduğu içinde daha etkili. Evet boş kart için arada bir bu kart gerçekten boş mu? Ya da basımı mı unutuldu diye soru geliyor. O kart gerçekten boş, o sizin kartınız. Üzerine istediğinizi yazın, çizin ya da boş bırakın belki sadece biraz boş kalmaya ihtiyacınız vardır.

Zihnime Mola aynı zamanda sıra dışı bir hediye olma özelliği taşıyor. Bence bir özelliği daha var.  Sosyal sorumluluk projesine katkı sağlıyor. Bu konuda bizi bilgilendirebilir misin? 

Evet kesinlikle Zihnime Mola aynı zamanda sıra dışı bir hediye. Bu kadar karıştığımız, zaman zaman dağıldığımız, sıkıştığımız bir dönemde kim sevdiklerine bir kutu mola hediye etmek istemez ki? Ve Zihnime Mola’nın en önemli özelliği benim gönül projeme olan katkısı. 2017 Ocak ayından itibaren “Düşlesinler, çizsinler, boyasınlar” adıyla başlattığım her ay eğitime katılan bir kişi için köy okullarındaki çocuklara renkli kalem gönderdiğim sosyal sorumluluk projem var. Bu sosyal sorumluluk projeme artık Zihnime Mola da dahil. Zihnime Mola satış gelirlerinin belirli bir kısmı bu projeye aktarılıyor. Yani sizler Zihnime Mola kutusu alarak köy okullarındaki bir çocuğa düşlemesi, çizmesi ve renklendirmesi için bir kutu renkli kalem göndermiş oluyorsunuz. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi?

Röportaj: Hüma Oktay

 

Önceki İçerikBitkisel Tıp ve Stres
Sonraki İçerikBüyükada’nın Terk Edilmiş Kayıkları Bir Sergiye Can Veriyor
Hüma Oktay
Bir işletme bölümü mezunu olarak kurumsal hayattaki misyonumu tamamlayıp artık özüme döndüm. Yazarak yaşamaya... Hayat boyu bitmeyen bir öğrenme arzusu çok kitap okumaya ve kitapların yayına hazırlanması sırasında işin mutfağında olmaya yöneltti beni. Bazen görme engelliler için kitaplara ses verdim, bazen basılmadan önce kitapları çocuklarla birlikte irdeledim. Böylece çocuklar için eğlenceli kitaplar yazma serüvenim başlamış oldu. Her kitap yaşamımda bir iz bıraktı. Kafka’nın Dönüşüm’ü beni Prag’a sürükledi, Gülşah Elinkbank’ın Yalancılar ve Sevgililer’i Romanya’ya... Antoine de Saint-Exupéry’in Küçük Prens’i beni koleksiyoner yaptı, Orhan Veli’nin Şiirleri benim de duygularımı şiir ile ifade etmeme vesile oldu. Kitaplar ve seyahatler yeni şehirleri, yeni kültürleri ve yeni yazıları da beraberinde getirdi. Bu seyahatlerdeki yol arkadaşım kardeşim Baobab ve ben Albatros 2013 den bu yana kendi web sitemizde yazmaya başladık. Etkilendiğim kitaplar, doğal yaşam, geri dönüşüm, çocuklarla iletişim, çocuklarla hayata dair kaleme aldığım konuları 2015’den bu yana Martı Dergisi’nde paylaşıyorum. Dünyanın geleceğini bugünden görmek isterseniz bir eliniz çocuklara bir eliniz toprağa dokunur olsun... Sevgiyle kalın daima... Hüma Oktay

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz