Çocuk Edebiyatı Bölümümüzün bu ayki çizer konuğu İzmirli genç illüstratör Deniz Oduncu. Çocuk kitaplarındaki harika çizimleri kadar verdiği çizim eğitimleri ile de dikkat çeken çizerle kendisini ve çalışmalarını daha yakından tanıyacağımız bir röportaj gerçekleştirdik.
Deniz Hanım bize illüstratör olma yolculuğunuzu ve çocuk edebiyatıyla nasıl ilgilenmeye başladığınızı anlatır mısınız? Bu harika çizimlerin arkasında masallarla büyüyen bir çocuk olabilir mi?
Merhabalar, tabi aslında benim illüstratörlük sürecim birazda kendimi tam olarak bilmediğim çocukluk döneminde başladı. Yani çocukluğumdan beri her daim kendimi çizim yaparken hatırlıyorum. Hayal kurduğumda, çizimi bir oyun gibi düşünüp kâğıda döktüğümde hatta sevdiğim çizgi film karakterlerini çizebildiğim kadarıyla resmettiğimi bilirim. Masallardan ziyade beni en çok etkileyen şey babamın bana 3-4 yaşlarındayken aldığı Disney animasyonlarında gördüğüm karakterler olmuştu. Profesyonel olarak bu mesleğe yönelmem ise Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi/Grafik Resimleme ve Baskı ASD (kısacası illüstrasyon) bölümünü kazanmamla başladı. Ve sonrasında yol beni buralara kadar getirdi.
Kitap resimleyen bir çizerin çalışma aşamaları nelerdir? Bir resimli kitap ortaya çıkarken yazarla çizerin iletişimi nasıl ilerliyor? Bir kitabı resimlemek üzere size yayınevleri mi yoksa yazarlar mı başvuruyor?
Öncelikle bana gönderilen hikâyeyi içselleştirmek ve net olarak anlamak adına birkaç kez okuyorum. Sonrasında ise çizeceğim sahneleri minik storyboardlar veya eskizlerle belirliyorum bu aşamada yazarın veya editörün notları varsa onları da ekliyorum. Sonuçta bu bir ekip çalışması.
Kendi adıma konuşacak olursam ben yazarla çok sık görüşmeler yapıyorum yani işin başında karakter eskizlerimi yolluyorum onay verirse devam edip sahneleri kâğıda döküyorum. Diğer hususta bir kitabı resimlemek için hem yazar hem de yayınevi editörlerinin bana ulaştığı oluyor.
Bir hikâyede hangi bölüme çizimin eşlik edeceğine kim karar veriyor? Hikâyesine çizim eşlik edecek olan bir yazarın yazma sürecinde dikkat etmesi gereken hususlar var mıdır?
Aslında bu değişiyor, iki tarafında tek tek karar verdiği ya da toplu şekilde bir karara varılıp yapıldığı oluyor. Ben bu konuda kesinlikle illüstratörün fikrini alınması tarafındayım çünkü yazarın kafasında kurduğu sahne ile çizilen sahneler arasında illaki farklılık olacaktır hatta çoğu durumda bu farklılıklar değişik fikirlerin ortaya çıkmasına sebep olur ve genelde olumlu yöndedir. Tabi ki var olan hikâyeyi değiştirmeden yapılan ufak tefek müdahalelerdir bunlar. İllüstratörün görüp yazarın fark etmediği veya tam tersi durumlarda bu fikir alışverişleri kitabın kalitesini arttırıyor. Yazarlara tek bir önerim olabilir hikâyelerine seçtikleri illüstratörleri doğru belirlemeleri. Bence her hikâyenin çizgisi farklı, her sanatçının görsel anlatısı farklı bunlara uygun illüstratörle çalışmaları daha sağlıklı olacaktır. Kitaba ve hikâyeye bakıldığında okuyucunun içinde bu çizimler kitaba tam olmuş hissi vermeli.
Pek çok çizerin aynı zamanda yazdığını da biliyoruz. Hem yazıp hem resimlemeyi planladığınız bir kitap projeniz var mı? Mesleğinizle ilgili gelecek planlarınız ve hayallerinizden de bahsederseniz sevinirim.
Şu ana kadar hep başkalarının hikâyelerini resimledim, henüz bir yazarlık deneyimim yok ama tabi ki ilerleyen zamanlarda yapmak istediğim hayallerimden biri. Halihazırda yazdığım hikâyelerim yok hatta henüz buna cesaretim de yok. Fakat kendim için çizimler yaptığımda, çeşitli karakterler ve illüstrasyonlarıma baktığımda kafamda ufak hikâyeler oluşuyor bunları daha düzenli ve yazılı hale getirirsem ne mutlu bana. Mesleğimi gerçekten seviyorum, sanki çocukluk hayalimi gerçekleştirmiş gibiyim tabi ki çizimde daha da gelişerek bu camiada daha tanınır olmak istiyorum. Bir de özellikle çocuklar için yüz yüze atölye açma fikrim var ama bakalım ilerleyen süreci göreceğiz.
Mesleğinizi seçmek isteyenlere neler önerirsiniz? Sizce bu sektörde başarılı olmak için nasıl bir yol izlemeliler?
Öncelikle korkmamalarını çekinmemelerini öneririm, çoğu yeni çizer kendi işlerini yeteri kadar iyi bulmayıp çalışmalarını gösterme cesaretini gösteremiyor. Ama hem kendi gelişimlerini görmeleri hem de iletişim halinde kalarak daha interaktif işler ortaya koymaları adına çalışmalarını ortaya çıkarmaları gerekiyor. Bence günümüzde bunu yapabilecekleri en iyi uygulama Instagram, ki bunun büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Özellikle bu işe yeni yeni başlamış kişiler için gerçekten bir fırsat. Dünyaya açılmamız tek bir paylaşımla yapılabiliyor, şu an bu sektördeki portfolyoların çoğu Instagram hesaplarına dönüştü. Yaptığı çalışmaları paylaşmanın ilk başlarda olmasa bile ileride onlara olumlu dönüşler olarak geleceğine eminim. Sektörde başarılı olmak içinse sürekli çizim yaparak kendilerini geliştirmelerini hatta mümkünse eskiz defteri alıp oraya hızlı fazla uğraşılmamış el açma adına çizimler yapmalarını öneririm. Çizimleri zamanla geliştikçe, çalışmalarını sosyal medya mecralarında paylaştıkça sektörde yer edinmeye başlayacaklardır. Her çizerin süreci farklı olabilir, bazılarında uzun bazılarındaysa daha hızlı, önemli olan pes etmemek ve gerçekten bu meslekte ilerlemek istiyorlarsa peşini bırakmamalılar.
Deniz Oduncu’ya yanıtları için çok teşekkür ediyorum.
Arzu Tülümen