Bu ay Yazar ile Sohbet’te konuğum Ebru Cündübeyoğlu idi. Ferda romanı ve yazma deneyimleri hakkında pek keyifli sohbet ettik. 12 yıldır İstanbul Oyuncak Müzesi’nde toplanan Martı Kitap Kulübü üyesi kitapdaşlarımızın aktif katıldığı bu sohbette, Ferda romanında Alzheimer hastalığıyla hafızasını yavaş yavaş yitiren felsefe öğretmeni, yazar Ferda’nın hikayesinin akışında, anne kız ilişkisinin içine giriyoruz.
“Anne olunca iki şey yaparsın. Birincisi annenden görmediğin, eksikliğini hissettiğin ne varsa çocuğuna vermeye çalışırsın. İkincisi annenden ne gördüysen aynısını yaparsın.”
İz bırakan bir ilk roman Ferda. Ferda isminin sözlük anlamı, gelecek zaman, yarın. Yazar, romanı yazma sürecinde hastalığı ve beynin çalışmasını araştırmış. Ferda fantastik kitaplar yazıyor, felsefe profesörü. Kendini, hayatı sorguluyor. Kitabın ismi, hikayenin ana konusuna çok anlamlı dokunuyor. Alzheimer hastası olan Ferda unutuyor, dünü, bugünü ve yarını.
“Ne endişelenebilecektim ne umut edebilecektim. Bu hastalık içimdeki duygularıyla beraber, tüm zamanları benden alacaktı. Dünü, bugünü, yarını.”
Kitabın kahramanı, kendisi de bir yazar olan Ferda’nın hikayesini onun iç sesiyle okuyoruz. “Sayın Zihin Sakinleri”yle tanışıyoruz.
“Sana gaz veren Müjgan, kandıran Ednan, küçümseyen Müzeyyen, böbürlendiren Bülent, “ayıp olurlar”da İsmet, endişelendiren Nedret, korkutan Mücerret, yapamazsın diyen Kudret, “lazımlar”da Kazım…”
Ben zihin sakinlerinin isimlerini çok sevdim. Benimkilere de isim vereceğim. İlk aklıma gelenler, bahane üreten Bahriye, erteleyen Ertem, coşturan Coşkun.
Güçlü Ferda, hayatının kontrolü her zaman elinde olsun ister. Hastalığa da teslim olmak istemez.
“Sözler de biraz kuşlar gibidir; uçmak ister. Göğüs kafesinde sıkıştıkça, kanatları körelir. Uçamadığından kalbinde kuluçkaya yatarsa, aldığın nefesler ciğerinde yer bulamaz olur.”
Kitapta en çok etkilendiğim satırlar…
“Sevdiğin adam güldüğünde gözünün kenarında oluşan çizgilerden birini bile sen yapmadıysan, adını onun nefesinde duymadıysan, o zaman hiç konuşmayacaksın aşktan…”
TV sunucusu, oyuncu, şarkıcı olarak yıllardır çalışan Ebru Cündübeyoğlu çocukluğundan itibaren yazıyormuş, 2005 senesinde çıkmış, “Aşılı Kolum” isminde bir de şiir kitabı var.
Uzun teneffüste
Gri okul bahçesindeki
Siyah beyaz koşuşturmanın
Tam ortasındayım
Ve sen aşılı kolumsun.
Teşekkür ederiz Ebru Cündübeyoğlu, sen yazmaya devam et.
Kitap ile Sohbet’e katılmak isterseniz www.kitapilesohbet.com sayfamızdan kayıt olabilirsiniz.
Yasemin Sungur