Yıllar sonra bir kez daha en sevdiğim şehirlerden birine, Prag’a gidiyorum. Hem de yıllar sonra yeniden bir kraliçeyi, Madonna’yı izlemeğe… Heyecan daha uçakta başlıyor. Konser mekânı olan O2 Arena’ya vardığımda, benimle aynı heyecanı paylaşan binlerce Madonna hayranıyla bir araya geliyorum. Hatta biri, mekânın önünde fotoğraf çektirirken elime kağıda basılmış bir kalp tutuşturuyor. Öylesine coşkun bir ortam… Kalabalıkla birlikte içeri giriyor ve konser saatini beklemeye başlıyorum. İçeri girer girmez ilk dikkat çeken, Arena’yı neredeyse bir uçtan diğer uca kat eden ve son bölümü kalp şeklini alan upuzun sahne oluyor! Sahnenin başlangıcını oluşturan büyük kısımsa Rebel Heart turne fotoğrafından oluşan dev bir perdeyle kapalı…
Yaklaşık bir saat süren DJ performansının ardından ortam iyice ısınıyor. Ama Madonna her zaman olduğu gibi sahneye geç çıkıp, kalabalığı daha da heyecanlandırıyor. Bu bekleyiş bir yılgınlık değil, heyecanlı bir sabırsızlığa dönüşüyor Madonna hayranları arasında. Konser başlamadan önce çalan son şarkı, bir saygı duruşu olarak yine Michael Jackson oluyor. Sonunda perde inip, “Iconic” çalmaya başlayınca sahnede beliren dev ekranda Madonna’nın kışkırtıcı görüntüleri ve Mike Tyson beliriyor. Ardından sahneye Ortaçağ cellatlarını andıran kostüm ve mızraklarıyla Madonna’nın üstü çıplak erkek dansçıları çıkıyor. Ve sonunda dev bir kafesin içinde tependen inen Madonna’yı görüyoruz! Alkışlar çığlıklara karışıyor… Geyşa kıyafetlerini andıran kırmızı kostümlü dört kadın dansçısıyla birlikte Madonna, yanına erkek dansçılarını da alarak, savaş figürleri ve catwalk içeren göz doldurucu şovuyla uzun sahnenin ortasına kadar geliyor. Yaklaşık sekiz dakika süren bu açılış şovu daha baştan hepimizi mest ediyor. Şarkı bittiğindeyse Madonna “Are you with me Prague?” diye bağırıyor!
Şovun ilk bölümünde sırasıyla; Bitch I’m Madonna, Burning Up, Vogue ve Devil Pray yer aldı. Burning Up elektronik gitar eşliğinde rock versiyonuyla söylenirken, Vogue’da sahnedeki tema, kurulan büyük altın rengi masa üzerinde yapılan şovla “İsa’nın Son Yemeği” idi. Devil Pray’in sonunda Madonna erkek dansçılarıyla birlikte sahnede kaybolurken, ikinci bölüm başlıyordu bile.
Bu bölüm ellerinde büyük beyaz bayraklar sallayan dansçılar ve “Mesiah” şarkısıyla başladı. Ardından “Ghosttown” geldi. “Body Shop” başladığındaysa sahne, köstümler, tema yine hızla değişmiş ve 1965 Ford Falcon mekaniğine bürünmüştü. Madonna ekibiyle birlikte, bu araç üzerinde de dansçılık yeteneğini ortaya koyan nefis bir koreografi sergiledi. Ardından eline ukulele alıp çalarak söylediği akustik “True Blue”yu, “Deeper And Deeper”ın disko versiyonu izledi. Bu sırada Madonna yine boş durmayıp catwalk figürleri sergiliyordu. “Heartbreak City” başladığında sahnenin en uç noktasına havadan, yüksek spiral bir merdiven indi. Madonna şarkı boyunca, erkek dansçısıyla birlikte bu merdiven üzerinde, herkesin cesaret edemeyeceği, tehlikeli figürler içeren bir dans sundu bize. “Love Don’t Here Me Anymore” sona ererken ani bir hareketle erkek dansçısını merdivenden aşağı itti. Dansçı sahnenin altında açılan boşluğa düşerken nefeslerimizi tuttuk! Hazır heyecan dozajı artmışken Madonna, “Like A Virgin” remiksiyle enerjiyi daha da yükseltti. Şarkı sonunda Madonna, uzun sahnenin ortasındaki platformla aşağı inerek kaybolurken, ana sahnede yer alan dev yatay bölüm, üzerindeki dört yatakla birlikte yükseliyordu. Her yatağın üzerinde bulunan birer kadın ve erkek dansçı, “S.E.X” ve “Justify My Love” şarkıları esliğinde oldukça erotik figürler sergiledi. Artık hepimiz üçüncü bölüm için hazırdık…
Bu bölüm matador köstümlü iki erkek dansçının Madonna’nın uzun kırmızı pelerinini tutarak sahnede ilerlemesi ve “Living For Love” remiksiyle açıldı. “La Isla Bonita” başladığındaysa Madonna dahil, sahnedeki herkes matador kostümleriyle dans ediyordu. Yaratılan latin atmosferi hızla kostüm değiştiren Madonna ve dansçılarının rengarenk İspanyol kıyafetleriyle daha da çoşkulu hale geldi. Bu bölüm boyunca “Dress You Up“, “Into the Groove“, “Everybody” ve “Lucky Star” gypsy melodilerle bir medley olarak söylendi. “Who’s That Girl”ün akustik versiyonu ve son albümünün isim şarkısı “Rebel Heart”la bir bölüm daha zirvede tamamlanmış oluyordu.
Son bölüm, bence bu turnenin en akılda kalıcı, en can alıcı şovuyla başladı! “İlluminati” eşliğinde sahneye gelen erkek dansçılar, 4-5 metre yüksekliğindeki esnek çubuklara tırmanarak salanmaya başladı. Hem seyircilerin hem de sahnedeki dansçıların üzerinde gidip geliyorlardı. Zaman zaman yerdeki dansçılardan birini kapıp yükseliyor, ya da şapkalarını alıp, bırakıyorlardı. Ve tüm büyük bir hızla, o direkler üzerinde sallanırken yapılıyordu! Salonda oluşan heyecanı ve coşkuyu tahmin edersiniz sanırım. Sahnede bunlar olurken Madonna ve diğer dansçıları 1920’leri andıran ışıl ışıl kostümleriyle geri döndü. “Music” ve “Candy Shop” şarkıları eşliğinde bir kez daha enerjik ve göz alıcı bir koreografi sundular. “Material Girl”ün akustik versiyonunu Madonna’nın ukulele çalarak söylediği “La Vie En Rose” izledi. Uzun bir duvakla sahnede yürüyen Madonna, seyircilere attığı gelin çiçeğiyle damat adayını seçmiş oldu. Şanslı isim hevesle teklifi kabul ederken, Madonna “o zaman başın dertte” diyerek bildik muzırlığını sergiledi. “Unapologetic Bitch” şarkısı, bu turnenin her şehirde farklı bir ünlüyü ağırladığı şov bölümü. Bizim şansımıza genç ve güzel oyuncu Jessica Chastain düştü ve gecenin “Unapologetic Bitch”i oldu. Ödül olarak da bir muz kazandı! Bu şovla Madonna seyircilere veda ederken sahnedeki dev ekranlarda “Bye Bitches” yazıyordu. Ama hiçbirimizin O’nu bırakmaya niyeti yoktu. Çılgın alkışlar ve tezahüratlar eşliğinde bis için “Holiday”le döndü. Hem de üzerinde Çek Cumhuriyeti bayrağından oluşan bir pelerin ve şapkayla. Büyük bir coşku ve dans şovuyla şarkı sona erdiğinde sahneyi şanına yakışır biçimde havalanarak terk etti ve ikiye bölünen dev ekranların arkasında kayboldu…
Heyecan dolu, bol sürprizli, eğlenceli, muzip, erotik, enerjik, yaratıcı, tek bir anı bile boş geçmeyen, Madonna’nın rakipsiz olduğunu bir kez daha kanıtlayan muhteşem bir şovdu. Madonna’ya sahnede 20 dansçı, 6 müzisyen ve iki vokalist eşlik etti. “Cirque du Soleil” ve “Chinese New Year”i çağrıştıran, “Grease” ve “300” filmlerinin tadı eklenmiş görsel bir müzik şöleniydi!
Umarım 57 yaşındaki Madonna, 70 yaşında da aynı şahane performansla sahnede olur. Tanrı Kraliçe’yi korusun…