Çocukken bize gösterilen veya bizden esirgenen sevgi söz konusu olduğunda geçmişi değiştirmek mümkün değildir. Fakat yetişkin olarak bağ kurma tarzları ve bu tarzların yakın ilişkileri nasıl etkilediği konusunda bilinçlenmek bizim elimizdedir. Bizi aşka götüren en sağlıklı yol da budur.
Sevmek Yetenektir
Önce kendinize şu soruları sorun:
- Sevme ve sevilme yeteneğinizden memnun musunuz?
- Yakın ilişkileriniz samimi ve tatminkar mı?
- Yoksa yaşamınız boyunca umutsuzca yakın bir ilişki mi aradınız?
- İnsanlarla yakınlaşmaktan kaçındınız mı?
- Yakın bir ilişki için yanıp tutuştuğunuz halde, duygularınızın yoğunluğu yüzünden sevgililerinizi korkutup kaçırdınız mı?
Yıllarca boş yere uygun kişiyi aradığınız için suçu partnerinize atmak veya “uygun aday yok” bahanelerine sığınmak yerine, aşk arıyorsanız, farkındalık ışığını kendinize tutarak, aşk hayatınızın sorumluluğunu üstlenebilirsiniz. Bunun yolu, geçmişteki sevgililerinize neden böyle davrandığınızı anlamaktan geçer.
Doyurucu ilişkiler kurmak herkesin hayalidir. Öte yandan sorunsuz ve pürüzsüz olmasını beklediğimiz türde ilişkilerin sadece filmlerde olduğunu söyleyebiliriz. Kaldı ki filmler mutlu sonla biter fakat asıl önemli olan kavuşmanın ardından geçecek süreçtir. Yaptığımız seans görüşmelerinde temel olan bir şey, eğer kişinin eş adayı ya da bir ilişkisi yoksa, bu talebini bir ihtiyaç olarak dile getirmesiyle başlayan kişinin ilk yanlışını anlayabiliyoruz. İhtiyaç, bir elmanın iki yarısı ya da ruh eşim gibi kavramlarla açıklanır. Gerçekte ihtiyaç için birini hayatına çekmek kişinin tamamlanmamış taraflarını gösterir. İki yarım kişiden bir bütün ilişki olmaz; iki sağlıksız kişiden de sağlıklı bir ilişki doğmaz.
Kendini Sevmeyen Bir İnsanın Sevmesi de Sevilmesi de Zordur
Bir insanın, birini sevmeye karşı doyurulmaz bir ihtiyacı varsa, bu kendini yeterince sevemediği anlamına da gelebilir.
Kendini yeterince sevmeyen birinin sevilmesi çok zordur. Bir başkasından değer görmek, onun tarafından anlaşılmak, kendini özel hissetmek gibi ihtiyaçlar, eğer insanın kendisi tarafından kendi kendine sunulamıyorsa, bu ihtiyaçlar, ancak dışsal talep yoluyla karşılanabilir sanıyorsa, bu hatadır. Elbette herkes sevilmek, değer görmek, özel hissetmek ister fakat bunları gerçekleştirmek için, mutlaka bir dış ilgiye ihtiyaç duymak yanlıştır. Kişi ancak bunlara zaten sahipse hayatına bu duyguları yansıtacak birini çekebilir.
Erick Fromm’un ifadesiyle:
Toy aşk şöyle der: “Seni seviyorum çünkü sana ihtiyacım var.”
Olgun aşk ise şöyle der: “Sana ihtiyacım var çünkü seni seviyorum.”
Nasıl Bir İlişki İstediğinizi Biliyor musunuz?
Bir kişinin nasıl bir ilişki istediğini bilmemesi de sıkça rastladığımız durumlardandır.
Zannettiklerinden bahsetmiyorum. Gerçekten nasıl bir kişinin ve nasıl bir ilişkinin onları tatmin edeceğini bilmediklerinden bahsediyorum. Bir çok kurbağa öpüp hala prensini/prensesini bulamayan insanlar, hatayı prens/prenses adaylarında değil kendi açık ve net olmayan beklentilerinde aramalıdırlar. Olmayacak bir ilişkiyi yürütmeye çalışmak ya da bir kurbağayı bir prense ya da prensese dönüştürebileceğine inanmak yanlıştır. Doğru kriterlerle eşleşmeyen kişilerin ilişkileri yürümeyecektir. Bu sizin ilişki başarısızlığınız değildir. Sadece yanlış seçimdir.
Aşık Olmaya Hazır mısınız?
Önce aşık olmaya hazır mısınız kontrol edin. Ancak hazır hissettiğinizde aşık olabilirsiniz. İçinizdeki kırıntılarla doyamazsınız. Onları yutun önce. Bunun en etkili yolu odağınızı başka alanlara kaydırmaktan geçer.
Geçmişe Saplanmaktan Vazgeçin
Neye odaklanırsanız orası büyür. Bilinçli olarak geçmişi düşünmeyin, anmayın ve konuşmayın. Odağınızı değiştirdiğinizde istemediğiniz alan küçülecek yok olacaktır. Bu çok işe yarayacaktır. Bağınızı koparmak için kararlı olun. Eğer geçmişe bakıp acı çekiyorsanız bilin ki acı duygusu geçmişle bağınızı kesmek istememenizden kaynaklanmaktadır. Bilinçaltınız acıyı onunla tek bağ olarak görür. Bağınızı koparın gitsin.
Kendinizi Tanımak İçin Zaman Ayırın
Bunu yaparken sizi memnun eden ve etmeyen davranışlarınızı ve reaksiyonları listeleyerek yaşadığınız bu ilişkiyi bir sonraki için fırsat öğrenme olarak değerlendirin. Ve geçmişinizdeki kişiye/kişilere sizi en iyisine yetiştirdikleri için teşekkür edin. Hak ediyorlar. Kendinizi tanımak için kendinize zaman ayırın.
Olumlu Özelliklerinizi Geliştirin
İyileştirilecek özelliklerinizi tamamlamak için bilinçli eylemler yapın . Gerekirse bir uzmandan destek alın. Her gün aynada kendine bakıp seni seviyorum diyen birinin kendini daha çok sevdiğine şahit olmadım. Bunun yerine başkalarını ya da başka her canlıyı daha fazla sevmeye kendinizi adamanız mucize sonuçlar doğuracaktır.
Bir İnsanda Hangi Özelliklerin Sizi Etkilediğini Belirleyin
Sevdikçe sevgi çemberiyle donanacaksınız. Öğrenmenin en etkili yolu uygulamaktır. Geçmiş ilişkilerinizi gözden geçirin. Ona/ onlara neden aşık oldunuz?
Hangi özellikleri sizi çekti, liste yapın. Ayrılırken hangi olumsuz özellikleri için dertlendiniz. Olumlu ve olumsuz gelen özelliklerle bağlantı kurun. Örnek “çok güçlü ve bağımsızdı” bu yönüne aşık oldum diyebilirsiniz. Muhtemelen de ayrılma sebebiniz “bana yeteri kadar vakit ayırmıyordu” olabilir. Şaşıracaksınız.
Cazibenizi Artırmak İçin İçte ve Dışta Kalıcı Değişiklikler Yapın
Hangi yönlerinizi geliştirmeye ihtiyacınız var kontrol edin. Çekici olmak için içsel ve dışsal görüntünüzde kalıcı değişimler yaratın. Bu halinizle siz karşı cins olsanız kendinizi seçer miydiniz? Bunu kendinize sorun. Dürüst olun ve kendi üzerinizde çalışın.
Kendinizi Sevin ki Başkaları da Sizi Sevsin
Özgüveninizi arttıracak değişimler yapın. Önce kendinize aşık olun. O zaman ışığınız, enerjinizle herkes sizin yanınızda durmak kalmak isteyecektir.
Ruh Eşinizi Aramayı Bırakın
Eş ruhunuzu aramayın. Muhtemelen bulamadan bu dünyadan gideceksiniz. Çünkü tanımlandığı haliye “ruh eşi” diye bir şey yoktur. Eş ruhlar için genellikle geçmiş yaşamlardan tanıdık biri diye bahsetseler de özünde böyle değildir. Görünen o ki, ulaşılması zor kişiler diye tanımladıkları kişilere ulaşmayı beceren kişiler onun ruh eşi olduğu yanılgısına düşer. İtmeyle bir yere kadar giden ilişki bitince de “pardon benzetmişim” dersiniz. Ayrıca yapılan istatistiklere göre, ulaşılmaz görünen kişiler daha az talep görmektedir. Ulaşılmaz oyununa dahil olmak ne size ne de başkasına mutlu bir beraberlik şansı tanımayacaktır.
En Doğal Halinizle Yanında Mutlu Olabileceğiniz Birini Seçin
Onun yerine doğallığınızla yanında olmaktan “mutlu” olduğunuz birini seçin. Sizin için en uygun kişi o olacaktır. Bunun için yüksek beklentiler koymayın. Denginiz ve doğal biriyle çok daha mutlu olma olasılığınız daha yüksektir.
Aşkın Ömrü Üç Yıl Değildir
Aşk bir kaç yılda biter diyenler yalan söylüyorlar. Öyle olsaydı aşık olmaya yeteneğimizi sonsuza kadar kaybederdik. Aşk, sonsuzdur.
Sevilmek İstiyorsanız Sevilebilir Bir İnsan Olun
Önce kendinize aşık olun, o zaman aşık olmak için birine “ihtiyaç” duymayacaksınız. Bu enerji mıknatıs gibi gerçek ilişkiyi kendinize çekecektir. Nasıl para parayı çekiyorsa, aşk da aşkı çeker. Sizde olmayan şeyi başkasına da veremezsiniz. Aşk istiyorsanız aşk verin.
Sevgiyle…
