Ben
uzun ve meşakkatli bir yolun
yorgun ve susamış yolcusu,
Sen
bir çınarın serin gölgesi
ve bir köy çeşmesinden akan
berrak su.
Ben
fırtınalı bir denizin ortasında,
pusulası bozuk,
yelkeni yırtık,
dümeni kırık bir gemi,
Sen
tam batıyorum derken
uzak bir limanda görülen
deniz feneri.
Ben
ateşler içinde
yorgan döşek yatan kimsesiz hasta,
Sen
sıcacık bir çorba
komşunun getirdiği tasta.
MİTHAT ÖZLÜ