Bebek Egzersizleri Neden Önemli?

Sizleri bu defa “çocuklara fısıldayan kadın” olarak adlandırdığım özel bir isimle tanıştıracağım. Onu yakından tanıyor, yaptığı çalışmalarını izliyor olmam ve birlikte çalıştığı ailelerin ve çocukların gözlerinde gördüğüm ışığa da şahitliğim bu ifadeyi kullanmama sebep elbette. Fakat bugüne dek yaptığı çalışmalar, aldığı eğitimler ve hala öğrenmeye, araştırmaya olan hiç bitmeyen arzusu en önemli nedenlerden biri.  Kendisi Fizyoterapist. Onu tanıyanlar bilir, sakin ve sessiz bir ses tonuyla önce ruhunuzu dinlendirir ve sonra sizi de o dinginliğe davet eder. Çocuklarla kurduğu iletişimin de iksiri gibidir bu dinginlik. Ruhunu işine katan ve onu aşk ile yoğuran insanlardan biridir.  Şefkatli, sabırlı ve güler yüzlü bir insansa, bir de işi engelli ve özel çocuklarsa işin içinde aşktan başka ne olabilir ki… Yaptığı işe aşık insanlar hayatımızdan hiç eksik olmasın çünkü onlar aynı zamanda inancı, umudu ve azmi de aşılıyor bize.

Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gönül Acar’dan bahsediyorum. Özellikle son yıllarda Serebral Palsi, riskli bebek, doğumsal kol felci, Tortikolis – Spina Bifida ve kas hastalığının tedavisi ile ilgili güncel ve yenilikçi fizyoterapi yöntemlerini araştırmak, geliştirmek ve alana kazandırmak için akademik ve klinik çalışmaları yapıyor.

İstanbul Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü ilk mezunlarından. İstanbul Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği çocuk Nörolojisi Bilim Dalı bölümü fizyoterapi merkezinde meslek hayatına başladı. Bu merkezde fizyoterapi ihtiyacı olan tüm engelli çocuklarla 22 yıl çalıştıktan sonra şimdi çalışmakta olduğu Marmara Üniversitesi’ne geçti. Engelli bebek ve çocuklara uygulanan güncel fizyoterapi yöntemlerinden olan ‘Vojta, Bobath’ yöntemlerinin Avrupa onaylı uygulayıcı belgesine sahip. İleride engel oluşma riski olan bebeklerin erken fizyoterapi ve müdahale yaklaşımlarını uygulamak için üst düzey eğitimleri de aldı. Marmara Üniversitesi, Acıbadem Üniversitesi, Okan Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nde pediatri derslerini de yürütüyor. Halen Marmara üniversitesinde Çocuk Fizyoterapi ve Rehabilitasyonu ile ilgili yüksek lisans, doktora danışmanlıkları vermeye devam ediyor.

Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı’nın akademik kurul üyesi. 0-2 yaş arasında çocukların bakım için kaldığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olan Çiğdem Özkan çocuk yuvalarında fizyoterapi öğrencilerinin, bebeklerin fiziksel ve gelişimsel ihtiyaçlarını desteklemek için eğitildiği ve öğrencilerin birebir çocuklarla haftanın 2-3 günü ilgilendiği bir sosyal sorumluk projesini İlk yıl Marmara Üniversitesi, ikinci yıl Acıbadem Üniversitesi fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümü öğrencileriyle birlikte yürüttü.

Mesleki ve aile eğitimi veren çok sayıda kitapta bölüm yazarı. Fizyoterapist Doç. Dr. Gönül Acar ile ebeveynlerin bugüne dek merak ettiği, bu konuda karmaşa yaşadığı, bilgi dünyasının içinde kaybolup ne yapacağını şaşırdığı birçok konuda sohbet ettik. Doğum öncesi ve sonrası sizi ve bebeğinizi ilgilendiren her konuda hiçbir detayı atlamadan aklıma gelen tüm sorularımı sordum. Umarım sizi biraz olsun rahatlatır bu bilgiler. Yeni doğanı kucağınıza alırken nelere dikkat etmelisiniz?  Bebeği kucakta nasıl taşımalıyız? Yanlış hareketler bebeklerin gelişimini nasıl etkiler? Anne ve babaların kas ve kemik sağlığı için dikkat etmeleri gereken sorunlar?

Bebeğinize ilk ayakkabısını giydirmeden, tay tay durmasını sağlamadan ve hatta yürüteç kullanmadan önce mutlaka okumanız gereken çok önemli bilgiler aldım kendisinden. Bırakın bebeği nasıl tutmamız gerektiğini, bebeği nasıl yatağa yatırdığımız bile onların gelişimi için çok önemli.  Hatta bebek hareketlerinin gelişmesi için yaptığınız her egzersiz onların öğrenmesine de katkı sağlıyor. Gelecekte hareket etmekten ve spor yapmaktan hoşlanan, televizyon ve tabletle uyuşturulmamış nesillerin yetişmesi için de bu bilgilere ihtiyacımız var. Çünkü bebeğinize uygulayacağınız küçücük bir egzersiz onun tüm gelişimini ve alışkanlıklarını değiştirebilir. Röportajımızda bebeklerin aylık egzersiz takvimini detaylı olarak göreceksiniz.

Sözü daha fazla uzatmıyor sizi röportajımızla baş başa bırakıyorum.  Anne ve babaların kafasında yer alan tüm sorulara yanıt olacağını düşündüğümüz bu röportaj 2 bölümden oluşuyor. İlk bölümünü bu hafta ikinci bölümünü de önümüzdeki hafta okuyabilirsiniz.

“Annelerin aşırı hassasiyeti bazen babaların bebeklere dokunmasına ve bakım vermesine engel oluyor.”

1- Anne ve babanın bebekleriyle ilk karşılaştıkları an tedirgin oldukları ilk şey bebeklerine nasıl sarılacaklarını, onu nasıl kucaklarına alacaklarını bilmemeleri ya da bundan çekinmeleri. Yeni doğanı kucağa alırken nelere dikkat etmeli?

Özellikle ilk kez bebek sahibi olan ebeveynlerin yeni doğan bebeği nasıl tutacakları ve taşıyacakları ile ilgili korkularının olması doğaldır. Bebeğin prematüre olduğu durumlarda bu hassasiyetin arttığını gözlüyorum. Hastaneden taburcu olurken bebekleri nasıl taşıyacakları anne- babaya anlatılmışsa evde yaşadıkları stres de azalmaktadır. Bu eğitim almayan ebeveynler özellikle bebeğin mimiklerini izleyerek bebeğin tutuşlardan rahatsız olup olmadığını kontrol edebilirler. Yeni doğan bebek, başını tam tutamadığı için alttan desteklenerek tutularak taşınmalı ve kucağa alınırken gövdesiyle birlikte başta yana çevrilerek ve yavaş hareket ettirilerek kucağa alınmalıdır. Bebek iki aylık olup başını kontrol etmeye başladığında daha cesur olunabilir. Bebekleri tutup taşırken anne ve baba parmakları ile sıkmamalı, elin tamamını kaba olarak kullanmalı ve yavaş olmalıdır. Çok özel durumlar ve hastalıklar dışında bir babanın bebeğini tutarken-taşırken ve bakım verirken zarar verme ihtimali çok zayıftır. Annelerin aşırı hassasiyeti bazen babaların bebeklere dokunmasına ve bakım vermesine engel olmaktadır. Özellikle prematüre doğan bebeklerde baba- bebek ilişkisinin önündeki bu engeli kaldırmak için babaya cesaret vermelidir. 

2- Prematüre bebekler için de aynı şey geçerli midir? Onların gelişiminde en çok dikkat edilmesi gereken konu nedir?

Prematüre bebekler zamanda doğan bebeklere göre biraz daha gevşek olabilirler, kol ve bacak hareketleri zamanında doğan bebeklere göre daha az olabilir ancak bu bebeklerin günlük bakımları ve hareket ettirilmesi prensipleri sağlıklı bebeklerden farklı değildir. Çok düşük kiloyla da olmaları ve hassas olmaları nedeniyle tutuşları çok nazik yapılan bebeklerde bunun bir dezavantajı olarak daha sonra hareket gelişimleri geri kalabilmektedir. Bu durumda düzeltilmiş yaşına uygun olarak tutma ve taşıma yapılabilir. Bebeğin hareket gelişimi çocuk doktoru tarafından riskli ya da yetersiz bulunursa çocuk nöroloji uzmanı tarafından nörogelişimsel egzersiz uygulanması için çocuk fizyoterapistine yönlendirilir.    

“Yeni doğmuş bir bebeğin en hassas noktası kafasıdır.” 

3 Bebeklerin en hassas noktaları neresidir ve tutarken, taşırken, yatırırken nelere dikkat etmeliyiz?

Yeni doğmuş bir bebeğin en hassas noktası kafasıdır.  Özellikle bıngıldağının henüz kapatmamış olması nedeniyle bu bölgeye dikkat etmek ve yaşı büyük kardeşin travmasından korumak gerekir. Bebeği tutarken parmaklarımız ile sıkmak yerine daha kaba olarak tutmalı ve hareket ettirirken çok yavaş olup bebeğin uyum sağlamasına zaman tanımalıyız. Tutma ve taşıma aktiviteleri sırasında bebeğin harekete uyum sağlayıp sağlamadığı mimiklerinden anlayabilirsiniz. Hareket zorsa bebek bunu yüzünü kırıştırarak ya da huzursuz sesler çıkararak   belli eder. 

“Egzersiz sırasında oyuncak kullanımı bebeğin hareketlere katılımını ve egzersizin süresini arttırır.” 

Bebek egzersizleri yararlı mı? Bebeklerin hareketlerini nasıl geliştirebiliriz? Egzersizler nasıl olmalı?

Bebeklerin baş kontrolü, dönme, sürüme ve emekleme aktivitelerini yapma zamanları farklı kültürlere göre küçük değişiklikler gösterse de genellikle;

Üç aylık olan bebek başını tutmayı,

Altıncı ayın sonunda dönmeyi,

Yedi aylıkken sürünmeyi ve

Sekiz ayın sonunda emeklemeyi ve bağımsız oturmayı başarır.

On aylık olan bebeğin bir yere tutunup kalktığını ve sıraladığını görürüz.

Bebeklerin hareketleri bebek jimnastiği yapılarak geliştirilebilir. Egzersizler, ebeveyn, bakıcı ya da yardımcı ile bebek arasındaki duygusal bağı kuvvetlendiren güzel bir aktivitedir.  Bu aktivitelerin eğlenceli olması, ortamın çocuğu hareket etmeye özendirecek oyuncaklarla zenginleştirilmesi yararlı olur. Annelere verilecek basit öneriler bile işe yarar. Bebeklerin ikinci aydan itibaren baş kontrolünün artırılması için tutma ve taşıma sırasında başın ortada kalmasının sağlanması ve erken yaşta yüzüstü yatarak başının yukarı kaldırmasının teşvik edilmesi ve “tummy time”ın (karın üstüne yatış) günde 3-5 kez 3-5 dakika olarak uygulanması bunlardan birkaçıdır.  Egzersizlerin zorlayıcı olmaması, eğlenceli olması ve bebekten gelen cevaplara göre kolaylaşıp zorlaşması ile ilgili özel teknikleri çocuk fizyoterapistinden detaylı öğrenebilirsiniz. Egzersiz sırasında oyuncak kullanımı bebeğin hareketlere katılımını ve egzersizin süresini arttırır. Bebeklerin hangi yaşta hangi oyuncaklarla oynayacağı oyuncak kutuların üzerindeki bilgilerden, bu bilgiler yoksa satış danışmalarından alınabilir. Günümüzde oyuncak seçiminin nasıl yapılacağını anlatan ve ailelere destek veren internet siteleri de bulunmaktadır. 

“Sağlıklı bebek jimnastiği çocuğun tok, uyanık ve mutlu olduğu zamanlarda yaklaşık günde üç kez 10-15 dakika yapılmalıdır.” 

Bebek egzersizlerini hangi saatlerde ve ne sıklıkla yapmalıyız?

Sağlıklı bebek jimnastiği her yaşa uygun aktivitelerin çocuğun tok, uyanık ve mutlu olduğu zamanlarda yaklaşık günde üç kez 10-15 dakika ile başlayarak bebeğin yaşı ile birlikte arttırılarak uygulanabilir. Sık ve çok kusan bebeklerde yemekten bir süre geçtikten sonra uygulama yapılabilir. Kabaca söylemek gerekirse bebeğin ayına göre günde yarım saat ile bir saat arasında bir süreyi bu egzersizlere ayırmak beyin ve hareket gelişimi için yeterlidir. 

“Sağlıklı bebek egzersizlerinin bebeklerin daha erken yürümesini sağlamadığını düşünüyorum.” 

6- Egzersizler, çocuğun erken yürümesini sağlar mı?

Çocuk fizyoterapisti olarak sağlıklı bebek egzersizlerinin bebeklerin daha erken yürümesini sağlamadığını düşünüyorum. Gelişimin bir sırası olduğunu ve tipik olarak her bebeğin baş tutma, dönme, emeklenme gibi hareketleri belli yaşa ve olgunluğa geldiğinde yaptığını biliyoruz. Bebek egzersizlerinin, yapılan hareketin kalitesini artırmada ve omurganın duruşun düzelmesinde, bebeğin algısı, dikkati, oyuna katılımın yanı sıra el becerisinin arttırılmasına çok faydalı olduğunu görüyorum. 

“Bebeğin hareketlerinin gelişmesi için yapılan her egzersizin öğrenme için önemli katkıları var.”

Egzersizlerin öğrenme kabiliyetine ve zekaya katkısı var mıdır?

Bebekler çevre tarafından kendilerine sunulan fırsat ve merak duyguları sayesinde çok başarılı ve çeşitli deneyimler sonucunda bacak eklemlerini ve kol hareketlerini koordine ederek hareket kabiliyetini geliştirirler. Bu aktiviteyi yaparken ise motor planlama yapmaları yani hareketin sırasını ve beceriyi nasıl yapmaları gerektiğini planlamaları gerekir. Çalışmalar hareket etmesi için fırsat tanınan ve çevresi oyuncaklarla zenginleştirilen bebeklerin algılarının ve zihinsel gelişimlerinin daha iyi olduğunu desteklemektedir.  Bebeğin hareketlerinin gelişmesi için yapılan her egzersizin öğrenme için önemli katkıları var. Bu egzersizleri bebeğin gözüne bakarak, karşılıklı etkileşim içinde yapmak bebeğin sizi takip etme yeteneğini ve dikkatini geliştirir. 

Aylara göre bebek egzersizleri önerileri alabilir miyiz?

2-6 ay arası egzersizler

1- Bebek annenin kucağında yüzüstü pozisyondadır uçak hareket yapılabilir bebeğin çeşitli seviyeleri yukarı aşağı indirilmesi için hareket etmesi denge sağlayan sistemlerin gelişmesini sağlar.
2- Bebek bir ince rulo kollarını altıda olacak şekilde yüzüstü yatırılır, oyuncak sallanarak başını kaldırması sağlanır.
3- Bebeğin elleri ve ayakları bir arada tutularak yanlara doğru yatırılır
4- Kalça bir dizleri bükülerek yere bastırılır. Bebeğin poposunu kaldırması beklenir.
5- Bebek sırtüstü yatırılıp omuz altlarından kolları daha iyi yukarı uzanması için desteklenir.  Tepeden sarkan bir oyuncakla uzun süre oynaması için gerekli koşullar sağlanır.
6- Anne bir duvara yaslanarak kalçası ve dizini bükerek çengel pozisyonunda oturur. Bebeği dizi üzerine oturtarak yüz yüze konuşur. Bu pozisyonda bacağını hafif uzatıp çekerek bebeğin yükseklik seviyesini değiştirerek bebeğin uyum sağlamasını bekler. Bu arada bol bol konuşarak iletişim kurar. Ondan çıkan sesleri ve cevaplarını dinler.
7- Bebeği bacaklarından tutarak yan çevirir. Yüz üstüne dönme hareketini tamamlamasını bekler. Hareketi diğer yana da tekrarlar.

6-12 ay arası egzersizler:
1-Bebek rulo üzerinde duracak şekilde yüzüstü elleri üzerinde pozisyonlanır. Karşısına ses ve ışık çıkaran renkli oyuncaklar ya da renkli boyanmış resimler konur. Bebek başına daha iyi kaldırdıkça oyuncaklar ve resim yukarı doğru kaldırılır.
2- Bebek oturma pozisyondayken arkasından ya da bacakların üst kısmından desteklenir. Yaz mevsiminde, su içinde yüzen oyuncaklar diğer zamanlarda ise piyano gibi ses çıkaran oyuncaklar konur. Bebek oynarken anne desteğini azaltarak oturma dengesini bebeğin sağlaması artırılmaya çalışır.
3- Kucakta annenin dizinde oturtularak bebeği sağa ve sola eğerek  başını dik pozisyona getirmesi beklenir.
4- Bebeği kendini uygun boyda ayakların yere değebileceği bir tabureye oturtularak, dengesi sağlanarak, yukarıdan ve yandan oyuncak gösterilerek oyuncaklara uzanması istenir. Uzanma yeteneği daha da arttıkça, gövdesini çevirerek uzanabileceği yerlere doğru oyuncak taşınır. Aktiviteyi başardığında övülür, alkışlanır. Anne mimikleriyle güzel bir iş yaptığına dair bebeğine onay verir.
5- Bebek yüzüstü yatırılıp, karnının altına küçük bir top koyarak kedi pozisyonuna getirilir. Elleri ve ayakları ağırlık aktarmasını sağlamak için öne ve arkaya hareket ettirilir. Aktivite yaparken ritmik bir şarkı (fış fış kayıkçı gibi) bebeğin katılımını artırır.
6- Emeklemeyi başarabilen bebekler kendi göğüsleri hizasında olan tekerlekli bir kutuyu ya da yürüme arabasını tutarak dizlerinin üzerinde yürüyebilirler.

Bir yaş üstü çocuklarda egzersizler: Bebeklerin yürüteç kullanması önerilmez.  Tutunarak yürüyebilecekleri bir araba yardımıyla ev içinde tutunarak yürütebilirler. Bir duvara sırtını yaslayarak anne karşısında durur. Bir adım attığında ulaşabilecek bir noktada durarak bebeğin ağırlığı öne doğru alıp adım atmasını sağlanır, aktivite başarılınca kucaklaşılır.

Röportaj: Sevilay Acar

İkinci bölüm için tıklayınız: Anne ve Bebek Gelişiminde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Önceki İçerikHayal, Hedef ve Plan: Konfor Alanından Çıkıp Değişimi Başlatmak
Sonraki İçerikOkurun Gözünden: Kenzaburo Oe, Kişisel Bir Sorun
Sevilay Acar
Öğrenim Üyesi / Okur- Yazar. En büyük deneyimim çocukluğumda oynadığım oyunlar ve kurduğum hayaller oldu. Her ne yapıyor olursam olayım, iki etken her zaman yolumu belirler: hayaller ve dualar. Çocuk merakı ve heyecanıyla öğrenmeye çalışıyor, okuyor, yazıyorum. Babalardan Babalara adlı bir röportaj kitabım var. Babaların ayak izlerinden oluşan ve hikayeleriyle iç dünyaya yolculuk yaptıran bir kitap olduğunu düşünüyorum. Yolculuğu seviyorum çünkü her şeyin yolda şekillendiğine inanıyorum. Bu yolda en çok da öğrenciyim; kapsayan, içine alan, öğrendikçe çoğalan ve var olan. Karşılaştıklarımı, hissettiklerimi, öğrendiklerimi yazarak paylaşmaya çalışıyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz