18 Şubat Haftası Kültür Sanat Ajandası

47. İstanbul Müzik Festivali biletleri satışta!

Bu yıl 47. yaşını kutlayacak olan İstanbul Müzik Festivali, 11 – 30 Haziran tarihleri arasında, “Var Olmanın Karanlığı, Var Olmanın Aydınlığı” temasıyla düzenlenecek. Haziran ayını güzelleştirecek festivalden önerilerimi bu yazıda bulacaksınız. Festival biletleri 16 Şubat’ta satışa çıkıyor. İstanbul Müzik Festivali, sadece İstanbullu klasik müzik dinleyicisi için değil, düzenleyeni İKSV için de çok özel bir festival çünkü kurumun düzenlediği tüm festivallerin atası aslında. Temada yer alan ikilik, zıtlıklardan doğan müziğe, insanlığın karanlık ve aydınlık anlarında aynı anda var olabilen müziğe, aydınlanmanın etkisindeki müziğe dair çağrışımlar yapıyor. Programdaki konserlerde icra edilecek eserler arasında karanlık ve ölümle doğrudan ilişkili requiem‘lere de, hayat ışığı yansıtan coşkulu senfonilere de rastlamak mümkün.   

İstanbul Müzik Festivali Açılış Konseri: Tekfen Filarmoni Orkestrası- Seong-Jin Cho, 11 Haziran 2019, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı

Yıllardır açılış konserlerini genç solistlere ayıran İstanbul Müzik Festivali, bu yıl bizi 2015’teki XVII. Uluslararası Fryderyk Chopin Piyano Yarışması’nda birincilik ödülü alan 1994 doğumlu Seong-Jin Cho ile buluşturuyor. Yarışma kaydıyla heyecan uyandıran, ardından Deutsche Grammophon’dan Mozart, Debussy ve Chopin kayıtları da yayınlayan piyanist, festivalin açılışında ise Beethoven’ın 1 no’lu konçertosunu yorumlayacak. Konserle ve festivalle ilgili bir yenilik de açılış konserinde dikkat çekiyor. Tekfen Filarmoni Orkestrası, yıllardır BİFO ile açılan festivalin 2019-2022 yılları arasındaki Açılış Konseri Orkestrası olmuş. Genç şef Aziz Shokhakimov‘un yönetimindeki orkestradan ayrıca Franz Liszt’in 3 no’lu senfonik şiirini dinleyeceğiz.

İstanbul Müzik Festivali Kapanış Konseri: Şanghay Filarmoni Orkestrası & Fazıl Say | 30 Haziran 2019, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı

Türkiye’de yetişmiş en yetenekli piyanist ve bestecilerden Fazıl Sayİstanbul Müzik Festivali’nin olmazsa olmazlarından. Kapanış konserinde Beethoven’ın 3 no’lu piyano konçertosunu yorumlayacak Fazıl Say’a ilk kez Türkiye’de konser verecek olan Şanghay Filarmoni Orkestrası eşlik edecek. Çin’in klasik müzikteki gücüne köklü orkestralarından biriyle tanık olabileceğimiz konser, 2008’den beri orkestranın daimî şefi olan Liang Zhang yönetiminde. Şanghay Senfoni Orkestrası, festivali Dvorák’ın 6. Senfonisi ile kapatacak.

Türk Müziği Konserleri: “Alâeddin Yavaşca”

Pera Müzesi, “Türk Müziği Konserleri”ne 24 Şubat Pazar günü saat 15:30’da “Alâeddin Yavaşca” konseri ile devam ediyor. Prof. Dr. Alâeddin Yavaşca danışmanlığında ve Sinan Sipahi koordinatörlüğünde düzenlenen konserler, Türk müziğinin tarihsel, kültürel, geleneksel, sosyolojik, antropolojik, felsefî, edebî yönlerini sunuş ve sohbetlerle sunuyor. Sunuculuğunu Osman Nuri Özpekel’in yaptığı günümüzün usta yorumcuları ve sâzendelerinin, büyük bestekârların seçme eserlerini seslendirecekleri programların bu ayki misafir solistleri Prof. Dr. Ali Rıza Kural ve Melihat Gülses. 20 TL olan biletler konser günü satışa sunulacak. Pera Müzesi Dostları’na %50 indirimli. Yerler sınırlıdır ve numaralı değildir.

Adres: Meşrutiyet Caddesi No: 65 Tepebaşı, Beyoğlu

 

Istanbul Soundscape Project: Haydarpaşa’da Bir Gar #2

Istanbul Soundscape Project günlük kent yaşamına işitsel bir perspektiften yaklaşırken şehrin akustik ekolojisiyle ilgili farkındalık yaratmayı amaçlıyor. İstanbul’un hızla değişen kent atmosferi karşısında STK ve derneklerle iş birliği yaparak şehrin geleceğinde söz sahibi olmayı amaçlayan proje şehrin akustik ekolojisini korumak için İstanbul’u dinliyor, kaydediyor ve arşivliyor. Etkinlikte kent yaşamında duyabileceğimiz seslerin yanında, Haydarpaşa Garı ile anılabilecek ‘ayrılık’, ‘kavuşma’, ‘başlangıç’, ‘bitiş’, ‘yolculuk’ ve ‘İstanbul’ gibi bağlamlarla üretilen eserlerle birlikte Haydarpaşa’nın akustik çehresini dinlerken, senelerdir duymadığımız tren düdüklerine ve gar etrafındaki doğal hayatın sessel katkılarına kulak misafiri olabileceğiz. Onun üstünde ses sanatçısının mekân için besteledikleri eserleri çalacağı geceye, iki Alman mimar tarafından tasarlanmış bu yaşayan binayla duygusal bağı olan, tren yolculuklarını seven ve şehrin raylar üstündeki akustik ekolojisini merak eden herkesi bekliyor. Etkinlik 24 Şubat’ta saat 21.00’da

 

 

İDSO: Caddebostan Kültür Merkezi’nde

Ender Sakpınar’ın yönetiminde ve İDSO eşliğinde gerçekleştirilecek konser 22 Şubat’ta Caddebostan Kültür Merkezi’nde… Jan Gaun Lee’nin solist olarak yer alacağı konserde Ludwig van Beethoven’ın Keman Konçertosu ve Felix Mendelssohn’un üç numaralı İskoç senfonisi seslendiriliyor.

 

Botanik Bahçesi

PG Art Gallery Yonca Kararkaş’ın bellek konusuna odaklandığı ikinci kişisel sergisi Botanik Hastanesi’ne 16 Şubat – 15 Mart 2019 tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor.
Simülasyondan oluşan bir Botanik Hastanesi’nde çalışan karakterlerin, zamanla konak olarak kullandıkları bu alanda belleğe ait aksak görüntüler ile düzensiz bir duruma girmeleri söz konusu. Yapay zeka ve belleğin birbirinden aldıkları donelerin oluşturduğu mevcut görüntülerde, hiçbir şey tam olarak düzgün bir şekilde ilerlemiyor. Gerçeklikten alınan referanslarla simülasyon alanın bu hatalarla kendini görselleştirmesi söz konusu. Çünkü bellek, anılara ulaşırken hiçbir zaman lineer bir yol izlemiyor. Aksine geçmiş, gelecek ve şimdiden aynı anda besleniyor. “Bellek” kelimesi geçmişe ait belirli anılar olarak gösterilse de sürekli geleceği tasvir ve hayal eden bir yapı içerisinde.

Adres: Pg Art Gallery, Çukurcuma Cad. No. 40/1, Firüzağa, Beyoğlu.

Post Empresyonistler İzmir’de

İstanbul’da geçtiğimiz yıl açılan “Arkas Koleksiyonu’nda Post Empresyonizm” isimli sergi geçtiğimiz günlerde İzmir’de Arkas Galeri’de açıldı. 28 Temmuz’a kadar gezilebilecek olan sergi, Paris’in ilham verici atmosferinde, birbirleriyle etkileşim içinde kendine has bir ifade biçimi yaratmaya çalışan, etkileri pek çok Avrupa ülkesinde kendini gösteren ve 129. Yüzyıl Post-Empresyonistleri olarak anılan cüretkâr ressam kuşağından 92 adet eser sunuyor. Arkas Koleksiyonu’na, yıllara yayılan titiz bir araştırma, büyük gayret ve yatırımlarla kazandırılan Post-Empresyonist eserler sadece Fransız ressamları değil, Paris’ten yayılan fikirlerin etkisiyle modernist yaklaşımı benimseyen ve bunu kendi kültürel öğeleriyle harmanlayan pek çok Avrupalı sanatçıyı da temsil ediyor. Pierre-Auguste Renoir, Louis Anquetin, Maxime Maufra, Theo van Rysselberghe, Paul Serusier, Suzanne Valadon, Edouard Vuillard, Leo Putz, Louis Valtat, Maurice de Vlaminck, Kees Van Dongen, André Derain, George Braque ve André Lhote yapıtlarını görme imkânı bulacağınız sanatçılardan sadece birkaç tanesi.

Adres: Arkas Sanat Galerisi 1380 Sokak, No:1 Alsancak, İzmir 

Ayşe Dural

Önceki İçerikOkurun Gözünden: Aklın Kutsal Kitabı
Sonraki İçerikBana Felsefe Yapma!
Ayşe Dural
Saint Benoit mezunu. Bu okulda Fransızca ve İngilizceyi öğrendi ve çok sevdi; özellikle Fransızcayı. Sonrasında Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’ni bitirdi. Eğitim hayatına İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü’nde devam etti. Çalışma hayatına Garanti Bankası Halkla İlişkiler Bölümü’nde başladı. Sonrasında dergiciliğe adım atarak Gelişim Yayınları’nda çalışmaya başladı. Türkiye’nin ilk “copyright” dergisi Marie Claire’de çalıştı. Suha Arafat’tan Orhan Pamuk’a kadar pek çok kişiyle söyleşiler yaptı, kadın hakları konusunda araştırmalar yaptı, modayı yakından takip etti. AMICA, BIBA gibi dergilerde çalıştı. Yazı İşleri Müdürlüğü yaptı. 2000-2006 yıllarında The Gate dergisinin yayın yönetmenliği yaptı. Koç Holding’in Bizden Haberler dergisinin yayın yönetmenliğini üstlendi. Daha sonra PR ajanslarında Medya İlişkileri Yönetmeni olarak çalışmaya başladı. Böylece artık haber yapmayacak, ama haberi gazetecilerle paylaşacaktı. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti projesinin medya ilişkileri yönetmenliğini üstlendi. Yasemin Sungur’la birlikte Kültür Sanat Ajansı’nı kurdular. Kitap editörlükleri yaptı. Dural, basında ve halkla ilişkiler konusunda edindiği tecrübe, bilgi ve deneyimi, danışmanlık, eğitim ve seminerler aracılığı ile yeni nesillere aktarmakta ve martidergisi.com için röportajlar yapmaktadır.