100 Yaşında Yoga Eğitmeni Olmak

“Hayatta imkânsız diye bir şey yoktur, yaş hiçbir şeydir.’’

2012 Yılında Guiness Rekorlar kitabı tarafından “Dünyanın En Yaşlı Yoga Öğretmeni” ilan edilen yoga eğitmeni Tao Porchon-Lynch’in sözleri düşündürücü. Pozitif, sürekli gülen yüzüyle en zor yoga hareketlerini yapıyor. İçinizden “ne kadar sevimli yaşlı bir kadın” diye geçirirken biraz daha merak edip hayatını araştırdığınızda gençliğinde çok güzel olmasının yanı sıra aklı ve becerisiyle imza attığı başarılarına tanık oluyoruz.

13 Ağustos 1918’de Fransız bir baba, Hintli bir annenin kızı olarak Hindistan’da doğan yoga master, teyzesi ve eniştesi tarafından büyütülüyor. Kendisiyle yapılan röportajında çocukluğunun unutamadığı anısı olarak her sabah eniştesinin “Bugün güzel bir gün, değil mi?” sorusuyla karşılaşmak olduğunu söylüyor. Bu soru, hayatının felsefesi oluyor; içinde bulunduğu her günü, yaşayacağı en güzel gün olarak güneşin doğuşundan önce hazırlanarak karşılıyor. Her gün sabah erken saatlerde yoga yapıyor, öğleden sonraları dans ediyor. Yoga yapmaya 8 yaşında başlıyor, 19 yaşında yoga eğitmeni oluyor. II. Dünya Savaşı’nın ardından güzelliği ile modelliğe başlıyor, Hollywood filmlerinde yer alıyor. Rol aldığı filmler arasında Elizabeth Taylor’un başrolünde oynadığı “Last Time I Saw Paris” var. Yazarlık ve yönetmenlik yapıyor. Ödüllü kitapları var. 2011 yılında meditasyon üzerine bir kitap yazıp, 2013 yılında bir Yoga DVD’si yayınlanıyor. 

Tao Porchon-Lynch 25 yıl önce bir kaza yaşıyor, düşüyor, kalçasına protez takılıyor. Daha sonra bileğini kırıyor. Doktorların “Şu hareketleri yapamazsın” sözlerine aldırış etmiyor. Kendisiyle yapılan röportaj videosunu izlerken “Olur mu öyle şey, ne demek yapamam?” ifadesi çok sevimli. Yasaklara hiç aldırış etmeksizin sınırlarını zorluyor. Yoga dersleri ve dans etmeye devam ediyor. Sosyal medyada yoga dersine katılan kursiyerlerin kişiliği ve yoga eğitmenliğiyle ilgili çok sayıda memnuniyet var. Amerika, Avrupa ve Hindistan’ da en çok sevilen hoca unvanına sahip. Kendisine sorulan sorulardan çıkarılacak 7 ders var:

1-Güneş doğmadan önce günü karşılayın:

Her sabah güneş doğmadan önce evrenin enerjisi yoğun ve dingin oluyor. Penceresini açıyor, gökyüzüne bakıyor “Bugün benim en güzel günüm olacak” diyor.

2-Bugün yapacağınız işi yarına bırakmayın:

“Şu işim önce olsun, ondan sonra bakarım” geçiştirmeleriyle zaman kaybı yaşamıyor. Her sabah yogayla başlıyor, gün içinde işlerini yapıyor, öğleden sonra dans ediyor.

3-Şükredin ve iyimser olun:

Eniştesinin her sabah söylediği sözü, sadece niyette bırakmıyor, uygulamaya koyuyor. Her günün başlangıcında o günün güzelliğine şükrediyor.

4-Yoganın gerçek anlamına odaklanın:

Yoga, sadece beden hareketlerinden ibaret değil. Ruhunuzdan akan enerjiyle birlik inancına nasıl ulaşıyorsunuz, davranışlarınız, düşünceleriniz, niyetleriniz uyumlu mu? Bunun felsefesini özümlememiz gerektiğini belirtiyor.

5-Neyi seviyorsanız, onu yapın:

Çok sevdiği yoga yapmaya küçük yaşlarda başladığında arkadaşları da ona dahil olmak istiyor, bunun sonucunda yoga eğitmeni oluyor. Yoga yapmak ve öğretmek en sevdiği şey ve aynı zamanda mesleği. En zor ve imkânsız görünen hareketleri yaptıklarını gördüğünde, kursiyerlerinin yüz ifadelerinden mutluluk duyuyor.

6- Bir engelle karşılaştığınızda, onu geçin:

Yogayla tanıştığında 7 yaşında olduğunu, ilk kez gördüğünde oyun sandığını ve teyzesine sorduğunda yapılan hareketlerin yoga olduğunu, sadece erkeklerin yapabileceği yanıtını alıyor. 8 yaşındayken erkeklerin yapabileceği şeyleri kızların da yapabileceğini söyleyerek yapmaya başlıyor. Ardından onu yoga yaparken gördüklerinde, erkekler ona katılıyor.

7- Yaş almaktan korkmayın:

100 Yaşına geldiğini ve kendisini farklı hissetmediğini söylüyor. Yoga, ona göre ruhun dansı. İçimizdeki derin nefes ve ruhumuz, her şeyi mümkün kılıyor.

“İçimizdeki güce zincir vurmaya çalışmadığımız sürece, yapamayacağımız bir şey yok” diyen Tao Porchon-Lynch, halen sabahları saat 5’ te uyanıyor, yoga yaparak güne başlıyor, ders vermeye devam ediyor. Kendinden 70 yaş küçük partneri ile dans ediyor. Az ölçüde çikolata ve şaraba hayır demiyor. 1967 yılında Amerikan Şarap Topluluğu’nun kuruluşunda yer aldıktan sonra zaman zaman şarap yarışmalarında jüri üyeliği yapıyor.

Hayatta imkânsız diye bir şeyin olmadığını ve bulunduğumuz yaşın bize engel olmayacağına bu harika kadında tanık oluyoruz. 

Arzu Şatıroğlu

Önceki İçerik11 Şubat Haftası Kültür Sanat Ajandası
Sonraki İçerikYerel Seçimlerde Kadın Adaylar Yine Görmezden Gelindi