Türkiye’nin En Aktif Üniversite Kulübü

Türkiye’nin en aktif kulübü seçilen İ.T.Ü. IEEE’nin geçen yıl başkanı olan Mehmet Taylan Demir ile sohbet ettik ve yapılan etkinliklerle ilgili birçok şey öğrendik.

Mehmet Taylan Demir; İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği son sınıf öğrencisi ve aynı zamanda çalışıyor. Geçtiğimiz yıl İTÜ IEEE başkanlığı yapmış, bu yıl da mentorlük görevini üstlenmiş.
 
İTÜ IEEE (Institute of Electrical and Electronical Engineers) kulübü ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
 
Kulübümüz uluslararası bir kulüp. Kuruluşu 1960’lara dayanıyor hatta kurucuları arasında Edison ve Grahambell de var. İlk kurulduğu zaman bu kadar kompleks bir yapı değil, sadece Amerika bölgesinde yer alan daha sonrada tüm dünyaya yayılan bir kulüp. Yaklaşık 50 üniversitede IEEE var. Aktif olarak çalışan da benim tahminim yaklaşık 35 kolu var Türkiye’de. Biz de İTÜ temsilcisi olarak görev yapıyoruz. 
 
İTÜ IEEE ise 1992 ‘de kurulmuş. Ve geçtiğimiz sene 20. yılıydı. Geçen sene Üniaktivite tarafından Türkiye’nin en aktif kulübü seçilmiştik.
 
İTÜ’de şöyle bir hava var; öğrenciler diğer üniversitelere göre biraz daha sosyallikten uzak yaşıyorlar gibi. Tabii herkes için geçerli değil bu ama böyle genel bir görüş var. İTÜ IEEE hem çok teknik bir yapı, hem de kariyer etkinlikleri, kişisel gelişim seminerleri gibi çalışmalarla sosyal tarafını da hep kuvvetli tutar. İTÜ’nün en sosyal kulüplerinden biridir. İTÜ’deki her kulüp çok iyi çalışıyor ama IEEE’nin hem teknik, hem sosyal  tarafı bir aradadır. Hep çok sevilen bir kulüp, çok fazla sayıda üyemiz var. Komitelerimizden bahsedecek olursak; teknik tarafta bir laboratuvar komitesi var, bu komite temel elektronik eğitimleri veriyor. Uluslararası yarışmalara katılıyor, okul içindeki öğrencilere eğitimler veriyor. Sene boyunca elektronik ağırlıklı projeler çıkartıyor. 
 
İTÜ IEEE Öğrenci Kolu Lagari Uydu ekibi mesela geçtiğimiz sene yurtdışında düzenlenen CANSAT yarışmasında dünya 2.si oldu. 

Communications Society var haberleşme alanıyla ilgilenen arkadaşların çalıştığı bir komite. Computer Society var sene boyunca bilgisayar temelli çok güzel eğitimler veriyorlar. EESTEC (Electrical Engineering STudents’ European assoCiation) var Avrupa ‘daki mühendislerin oluşturduğu güzel bir yapı birbirlerini ziyaret ediyorlar.
 
Power & Energy Society var daha çok güç, elektrik, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği vs. üzerine. Türkiye IEEE ‘deki Power & Energy Society ‘nin geçen seneki öğrenci danışmanıydım ben. Türkiye ‘de İzmir, Karabük, Kütahya’da üniversitelere gidip eğitimler verdim.
 
Kariyer Komite’si var o da kariyer odaklı eğitimleri; Kariyer Günleri, ProjeKent, CEO ile Çay Sohbeti gibi artık gelenekselleşmiş etkinliklerimizi yapıyor. IEEE kolları olarak her sene iki defa toplanıyoruz, her sene yazın kurultayımız var tüm Türkiye’deki öğrenci kolları geliyor burada seminerler veriliyor, IEEE ile ilgili kararlar konuşuluyor, yeni üyeler katılıyor.Bir de sömestr tatilinde Başkanlar Kurulu var. Buna da sadece yönetim kurulları katılıyor ve Türkiye IEEE yapısı ile ilgili gelecek kararlar alınıyor. 


 
Geçmişte yaptığınız aktiviteler nelerdi?
En eski etkinliğimiz Kariyer Günleri. Elektrik Elektronik sektöründeki firmaları bir araya toplayan en büyük öğrenci etkinliği. 5-6 sene önce Kariyer Günleri’ni  yeni yapmaya başladığımızda biz şirketleri arıyorduk gelin katılın diye şimdi etkinlik öyle bir hal aldı ki artık şirketler bize “Kariyer Günleri ne zaman olacak?” diye soruyorlar. Etkinlik biraz daha kurumsallaştı.
 
Üye ve aktif çalışan üye sayınız nedir peki?
Üye sayımız çok ama iş yapan 150- 200 kişi var.
 
Yaptığınız etkinliklere katılım oranı nasıl?
Genelde katılım istediğimiz kitleye ulaşmak anlamında çok iyidir. 

Bu etkinliklerin katılımcılara neler kattığını düşünüyorsunuz?
Birçok kişi ve  elektrik mühendisleri de, okula girdiğinde mesleğiyle ilgili ne yapabileceğini bilmiyor. Kulübe girdiği zaman şirketlerin ne işler yaptığını görüyor, tanıyor ve o şirketlerde iş, staj imkanı buluyor. ProjeKent etkinliği de Ar-Ge temalı çok büyük bir etkinlik. Kısaca şirketlerden topladığımız Ar-Ge sorunlarını  öğrencilere dağıtıyoruz. Öğrenciler o şirketlerin Ar-Ge problemlerine yanıt buluyorlar, bunu yarışma havasında geçiriyoruz. Etkinlik bu kadar değil elbette ama bu sadece yarışma kısmı. Onun dışında fuarlar, sergi alanları, seminerler oluyor, öğrenciler Ar-Ge mühendisleriyle sohbet edip sorularını soruyorlar.


 
Çok geniş güzel bir etkinlik. Communications Society ‘nin de klişeleşmiş bir etkinliği var bir hafta boyunca telekomünikasyon sektöründen devleri ağırlayıp eğitimler verdiriyorlar. Ve çok yoğun ilgi gören bir etkinlik. CEO ile Çay Sohbeti’nde 30-40 kişi CEO ile çay sohbeti yapıyoruz,  çok büyük firmaların CEO’larını ağırladık mesela. Normalde CEO’lar gelirler bir PowerPoint sunumuyla 250-300 kişiye bir şeyler anlatırlar, bir iki kişi soru sorar ve giderler ama biz tamamen hazırlıksız gelmelerini istiyoruz. Ve Öğrenci soruyor CEO yanıtlıyor, sohbet havasında çok verimli geçiyor. Kişisel gelişim etkinliklerimiz genelde kulüp içine yöneliktir, kulüp dışına açtığımız etkinlikler de var ama başta kulüpteki arkadaşların kendilerini geliştirmesi bizim için çok önemli.
 
Pekala bu etkinlikler okul bütçesinden mi karşılanıyor? Yoksa bulduğunuz sponsorlarla mı?
Okuldan bir gelirimiz yok, etkinliklerimizin gelirini sponsorlardan karşılarız. Okuldan ya da öğrencilerden para almıyoruz.
 
İTÜ IEEE gelecek dönemde ne gibi organizasyonlar düşünüyor?
Gelenekselleşen etkinliklerimiz devam edecek. İTÜ IEEE’nin bu seneki  hedefi 100 etkinlik. Geçtiğimiz sene 60 hedef koyup 70 civarında  organizasyon düzenlemiştik. Çok sıkı çalışma gerekecek ama başaracağımızdan hiç şüphem yok.


 
Kulüp olarak varlığınızın okula ve İTÜ öğrencilerine neler kattığını düşünüyorsunuz?
Hem öğrencilere hem fakülteye hem bütün okula bence çok güzel şeyler katıyor. Çünkü öğrenciler kulüp sayesinde ben de  dahil olmak üzere bir çok şey öğreniyorlar, kulüp olmasaymış hayatım çok farklı bir yere gidermiş.

Elektrik-elektronik sektörü hakkında, kriz yönetimi hakkında, topluluğa hitap, arkadaşlık hakkında çok şey öğrendim. Arkadaşlık çok önemli bizim bu kadar iyi bir kulüp olmamızın sebebi  bence arkadaşlıktır. Şirket ortamında mesela herkes kendi ortamından sorumludur yapamazsa rencide edilir ve kendi de üzülür. Ama İTÜ IEEE’de bu böyle değildir. İnsan bir işi başarır ya da başaramaz önemli olan onun arkadaşlığıdır, yaptığı işler ikinci plandadır. Eğer bir konuda desteğe ihtiyacı olursa yetersiz kalırsa herkes ona destek verir. Kulübün kattığı her şeyden önce arkadaşlık, sonra tecrübe, sonra kriz yönetim vs.

En büyük katkılarından biri de ben mesela bir şirkete iş görüşmesine gittiğimde çok rahat oluyorum. Çünkü onlarca şirket görüşmesi, sponsorluk görüşmesi yapıyorsunuz. Çok büyük bütçeler  kullanıyoruz ve bu bütçeyi elde ederken sene boyunca çalışmamız gerekiyor. Kulüpteki neredeyse herkes ama isteyen herkes şirket görüşmelerine gidiyor.

Zaten okul açılmadan önce şirket görüşmeleri başlamadan önce isteyen herkese bunun eğitimi veriliyor. Şirkete nasıl mail atılır, nasıl konuşulur gibi.


 
Eğitimleri kim veriyor?
Biz veriyoruz. Yönetim Kurulu. Aslında bir bilgi aktarımı var.
 
Okul öğrencilerine neler katıyor?
Okul öğrencileri yarışmalara katılıyor bizim kulübümüzün etkinlikleri sayesinde, tanışmak istedikleri teknik insanlarla tanışıyorlar. Şirketlerle tanışıyorlar,  eğitimler alıyorlar şirketlerden ya da bizden. İTÜ’de bir kulübün bilim- teknoloji kategorisinde Türkiye’nin en aktif kulübü olması  zaten İTÜ öğrencilerine bir şeyler katmış demektir, umarım bu hep böyle devam eder. Aynı zamanda biz rektörlüğe ve okulun  diğer birimlerine de çok fazla destek oluyoruz.

Rektörlüğün bir çok etkinliğinde biz kulüp olarak onlara yardımcı oluyoruz. Mesela Mazunlar Derneği ‘nin bu sene İTÜ ‘de Mezunlar Meydanı  diye bir etkiliği vardı meydanda mezunlar petek şeklindeki taşlara isimlerini yazdırıyorlar. Taşların belli bir fiyatı var ve o taşlardan gelen gelirle de öğrencilere yurt yaptırılıyor. Bu etkinliğin bir çok yerinde de İTÜ IEEE’de ki arkadaşlar çok ciddi destek verdiler. Biz onlara yardım edince rektörlükte bize etkinliklerimizde gereken desteği sağlıyor.
 
İTÜ olmasaydı biz bu başarıyı yakalayabilirdik diyebiliyor musunuz?
Tabii ki. İTÜ’yle alakalı bir durum değil.
 
Okulunuzdan kulübünüz için neler bekliyorsunuz bundan sonrası için?
Düşündüğümüzde en fazla yaşadığımız sıkıntı resmi bürokrasiye takılıyor olmamız o konuda bile yardımcı oluyor ama 100 etkinlik hedef koyan bir kulüp  için evrakların hızlı bir şekilde geçmesi gerekiyor. Geçtiğimiz sene sıkıntı yaşadığımız tek konu sanırım buydu. Resmi evrakların hızlı gelip geçmemesi  organizasyonda bir takım aksaklıklara sebebiyet verebiliyor çünkü.
 
Peki üniversiteye yeni başlayan bir öğrenci neden öğrenci kulübünde yer almalı?
Bu şey gibi; yeni bir eve taşınmışsınız, inip aşağıdaki kafeye oturursanız insanları tanırsınız. Evinizde oturursanız evinizde oturursunuz. Göreviniz o evde oturmaktır. Üniversite hayatı da böyle okula geldiğinizde sadece derslere girip çıkarsanız sadece derslerinizi geçersiniz ya da geçemezsiniz  yanı standart bir öğrenci olursunuz. Ama öğrenci kulüplerine gelirseniz ilginiz ya da yeteneğiniz her neyse o konuda kendinizi keşfedersiniz. O yüzden her öğrenci, öğrenci kulüplerinde görev almalı.

Merve Aydın

Önceki İçerikSana Saygımı Hiç Kaybetmedim
Sonraki İçerikİnsanın Gerçek Soyluluğu Erdemden Gelir, Doğuştan Değil…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz